TÜRKİYE CUMHURİYETİ ‘NİN KURUCUSU BÜYÜK ÖNDERİMİZ ATATÜRK’Ü SAYGI VE MİNNETLE ANIYORUZ!
Bu günü yas olarak ilan edenler unutmamalıdırlar ki ; Türk Milleti, “Büyük Önder”ini başında gördüğünden beri, kendilerine yas tutmamaya, yaslı olmamaya söz vermiştir. “Büyük Önder”inin hayatını kaybetmesi bile bu yüce millete karalar bağlatmamalıdır.
Nitekim Dolmabahçe Sarayı Merasim Salonu’nda Ulu Önder’e hazırlanan tabutun üstü Türk Bayrağı örtülerek etrafı girland şeklinde güllerle donatılmış, “Altı Oku” temsil eden altı meşale konularak matemin sembolü olan siyah renk ve siyah işaretlerin toplantı ve merasim esnasında kullanılmamasına özen gösterilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, Kurtuluş Savaşı’nın önderi ve ilk Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk 57 yaşına kadar, uzun süren karaciğer rahatsızlığıyla bünyesinin sağlamlığı ve emsalsiz enerjisi ile baş etmiştir.
Şimdi Dolmabahçe Sarayı’nda yaşanan trajik o son iki günü birlikte değerlendirelim;
-“BÜYÜK ÖNDERİN RAHATSIZLIĞI 08 KASIM 1938 SALI GÜNÜ AKŞAMI SAAT 18.30’DA BİRDENBİRE VAHİM BİR HAL ALMIŞ VE ARTIK BÜTÜN GAYRETLERE RAĞMEN MUKADDER AKIBETİN ÖNÜNE GEÇİLEMEMİŞTİR!”
Neşredilen ilk tebliğde de tasrih edildiği gibi, Atatürk karaciğerinden hasta idi. Geçen Şubat sonlarında, sureti mahsusa da davet edilen Fransız profesörü Fisenje, Atatürk’ü ilk muayenesinde, kendilerini tedavi eden hekimlerimizin teşhisinde isabet görerek, ona göre müsavata devam edilmesini tavsiye etmişti. Profesör Fisenje, bundan sonra memleketimize üç defa daha gelmişti. Fisenje’den başka, Viyana’dan gelen H.Epinger, Berlin’den gelen Fon Bergman isimlerindeki profesörler de, müteaddit konsültasyonlar yapmışlardır.
Geçen Temmuz’un otuzuncu günü raporlarda adı geçen isimleri zikreden hekimlerimiz ilk defa olarak bir konsültasyonla “Büyük Şef”in o zamanki sıhhi vaziyetlerini tespit etmişlerdi. Bundan sonra müdavi ve müşavir doktorlar hastalığın seyrini bir an takipten hâli kalmamış ve büyük hastanın başından son dakikaya kadar ayrılmamışlardır.
Hastalık mutaf seyrinde devam ederken, 16 teşrinievvel Pazar günü anî surette hazmi ve asabi bazı tehlikeli araz baş göstermiştir.
Atatürk bu ilk tehlikeyi bünyesinin sağlamlığı ve emsalsiz enerjisi atlatmıştı. Fakat hastalığın seyrini durdurmaya imkân yoktu.
İlk krizden sonra, hastalık seyrine devam etmekle beraber, Atatürk’ün sıhhi vaziyetinde his olunur bir salah kaydedilmekte idi. Bu salah, onun bir dakikalık hayatı için ömürlerinin birkaç senesini feda etmeyi seve seve göze alan Atatürk çocukları için açık bırakılmış bir ümit kapısıydı. Fakat ne yazık ki, çok geçmeden kapının da kapanması mukadderdi.
Atatürk’ün sıhhi vaziyeti son defa Salı günü akşamı saat altı buçukta birdenbire vahim bir şekle girmişti.
Bundan bir saat evvel, kendilerine bir miktar meyve suyu içirilmişti.
Neşesi yerinde görünüyordu. Fakat bir müddet sonra, hafif bir bulantı hissetmeğe başladı. Bu bulantı tedricen artmış ve büyük hasta kendisini kaybederek komadan evvelki vaziyete girmişti.
-“BÜYÜK ÖNDERİN RAHATSIZLIĞI 09 KASIM 1938 ÇARŞAMBA GÜNÜ HASTALIĞI HALİNDEKİ VEHAMET ARTMAKLA DEVAM ETMİŞ, GECE YAKLAŞTIĞI SIRADA ATATÜRK TAM KOMA DEVRESİNE GİRMİŞTİ.
Hasta etrafındakilerin hiç birini tanımıyordu. Son saatleri yaklaştığı zaman, bütün müdavi ve müşavir tabipleri başucunda idiler. Teneffüs bir aralık son derece sıklaşarak evvela kırka kadar çıkmış, bir müddet sonra tedricen otuz üçe kadar inmişti.
-“09 KASIM 1938 ÇARŞAMBA GÜNÜ RİYASETİ CUMHUR UMUMÎ KÂTİPLİĞİNDEN NEŞROLUNAN TEBLİĞLER”
‘SAAT 10.00’DA NEŞROLUNAN TEBLİĞ;
1-Reisicumhur Atatürk’ün sıhhi vaziyetleri hakkında müdavi ve müşavir tabipleri tarafından bu gece 10.00’te verilen rapor ikinci maddededir:
2-Geceyi rahatsız geçirdiler Umumî hallerindeki vaziyet ciddiyetini muhafaza etmektedir.
*HARARET DERECESİ: 36,8
*NABIZ: MUNTAZAM 128
*TENEFFÜS: 28
‘SAAT 20.00’DE NEŞROLUNAN TEBLİĞ;
1-Reisicumhur Atatürk’ün sıhhi vaziyetleri hakkında müdavi ve müşavir tabipleri tarafından bu gece 20:00’te verilen rapor ikinci maddededir:
2-Bugünü yorgun ve dalgın geçirdiler. Umumî ahvaldeki ciddiyet biraz daha ilerlemiştir.
*NABIZ: MUNTAZAM, DAKİKADA 124
*TENEFFÜS: 40
*HARARET DERECESİ: 37,6