BU GÜN 23 NİSAN’DIR… BU GÜN YÜCE MECLİSİN AÇILIŞININ 95. YIL DÖNÜMÜDÜR. BU GÜN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMIDIR. BU GÜN HEP BİRLİKTE SÖYLEYELİM: “BU GÜN 23 NİSAN NEŞE DOLUYOR İNSAN” DİYE… NASIL SÖYLEYEBİLDİK Mİ? SÖYLERİZ, SÖYLERİZ HİÇ MERAKLANMAYIN. KIRIK DA OLSAK, BURUK DA… BUGÜN DE SÖYLERİZ, HEP SÖYLEYECEĞİZ… 23 NİSANLAR BİZİMDİR.
Cumhuriyet’imizin kurucusu Ulu Önder GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK,
-…”BU VATAN, ÇOCUKLARIMIZ VE TORUNLARIMIZ İÇİN CENNET YAPILMAYA DEĞER BİR VATANDIR.” Sözünde de ifade ettiği gibi tüm hayatını vatanın kurtuluşuna ve ulusunun bağımsızlığına adamış ve gerçekleştirdiği devrimlerle Türk ulusunu çağdaş uygarlık düzeyine ulaştıracak temelleri atmıştır.
ATATÜRK,
–…“BEN YAŞAYABİLMEK İÇİN MUTLAKA BAĞIMSIZ BİR MİLLETİN EVLADI KALMALIYIM! BU SEBEPLE MİLLİ BAĞIMSIZLIK, BENCE BİR HAYAT MESELESİDİR.” Demiş ve bağımsızlığımıza giden yolda en önemli adım olan Türkiye Büyük Millet Meclisinin açıldığı 23 Nisan gününü biz ve tüm dünya çocuklarına “ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI” olarak armağan etmiştir.
“23 NİSAN MİLLİ HÂKİMİYET VE ÇOCUK BAYRAMI’NIN TARİHÇESİ”
“23 Nisan”, bugün sadece Türk çocuklarının bayramı olmaktan çıkmış, dünya çocuklarının da önemli bir günü haline gelmiştir.
Maalesef, son yıllarda yapılan kutlamalar da göstermektedir ki; “23 Nisan MİLLİ EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI” konusunda eksik bilgilenme bulunduğu gibi, yanlış tarihlendirmeler de yapılmaktadır.
Türk Siyasi ve Demokrasi tarihimizde önemli bir yeri bulunan ve Türk çocuklarının sesini dünya literatürüne kabul ettiren böyle bir gün hakkında bu güne kadar geniş bir araştırma yapılarak, duyurulamamış olması bir eksikliktir.
Bu bayramın tarihçesinin iyi anlaşılabilmesi için, ismindeki “23 NİSAN”, “MİLLİ HAKİMİYET ” ve “ÇOCUK BAYRAMI” tabirlerinin açıklanması gerekir.
“23 NİSAN 1920 TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ (TBMM) ’NİN AÇILDIĞI GÜNDÜR.”
1921’de çıkarılan ” 23 NİSAN’IN MİLLİ BAYRAM AHDİNE DAİR KANUN İLE TÜRKİYE’NİN İLK MİLLİ BAYRAMI OLMUŞTUR. ” (Kanun,”7 ZÎ.MM ‘nin ilk yevm-i küşadı olan 23 Nisan günü millî bayramdır” hükmünü taşımaktadır.)
Kanunun muhtevasından da anlaşılacağı gibi, her ne kadar Meclis bu ilkeye müstenit ise de; çıkarılan kanunda millî hâkimiyet ibaresi yer almamıştır. Nitekim bu daha sonra saltanatın kaldırılışı ile alakalandırılacaktır.
1 Kasım 1922’de saltanat kaldırılınca. “1 Kasım, “MİLLİ HÂKİMİYET BAYRAMI” olarak kabul edilecektir.
1 Kasım, “MİLLİ HÂKİMİYET BAYRAMI” olmasına rağmen bu tarihten sonra Meclisin açılış tarihi olan 23 NİSAN, “MİLLİ HÂKİMİYET BAYRAMI” olarak kutlanmış ve zamanla “1 KASIM” tarihi unutulmuştur.
Nitekim 1935’te bayramlar ve tatil günleriyle ilgili kanun değiştirirken “23 NİSAN MİLLİ BAYRAMI, MİLLİ HÂKİMİYET BAYRAMI” olarak değiştirilmiştir.
“ÇOCUK BAYRAMI” ise bu gelişmelerin dışında her hangi bir kanun çıkarılmaksızın Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu)(HEC)’nin,
23 NİSAN 1927’DE BU GÜNÜ “ÇOCUK BAYRAMI” İLAN ETMESİ İLE BAŞLATILMIŞTIR.
Bu tarihten itibaren bu üç kavram, aynı gün üzerinde birleşecek ve bu konuda bir kanunla belirlenmiş resmi bir isim olmaksızın kutlanmaya başlanacaktır.
Nihayet,1981’de Millî Güvenlik Konseyi’nin Ulusal Bayramlar ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanım Hükmündeki “23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMIDIR” kararı ile resmi bir ada ve statüye kavuşturulmuştur.
Bu hukuki izahattan sonra, Uluslararası statüye kavuşması yolunda günümüze değin gelişmeleri ve kutlamaları tespitte fayda mülahaza edilir.
23 NİSAN’IN ÇOCUK GÜNÜ VE ÇOCUK BAYRAMI OLUŞUNUN MANTIĞINI İSE: Meclisin açılışını müteakip yıllarda yapılan kutlamalardan “Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin yetim çocuklarına gelir kaydetme anlayışında aramak lazımdır. Elimizde bu hususu teyit edecek ve çocuk ile “23 NİSAN” ilgisini ortaya koyacak bilgiler mevcuttur.
Bu konuda en eski belge, 23 NİSAN 1923’e ait Himaye-i Etfal Cemiyeti Pulu’dur.
Çıkarılan bu pullar ile “23 NİSAN Millî BAYRAM” kutlamalarından gelir elde edilmek istenmiştir.
Yine, “23 NİSAN 1924” günlü Hakimiyet-i Milliye Gazetesi’nde “BU GÜN YAVRULARIN ROZET BAYRAMIDIR” ibaresi ile halkın Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC) ye bol bağış yapmaya çağrılması buna delalet eder.
Aynı gazetenin “23 NİSAN 1926” nüshasında ise,
“23 NİSAN TÜRKLERİN ÇOCUK GÜNÜDÜR” başlığını taşıyan bir yazı bulunmakta ve bu başlık altında Cemiyetin bu günü çocuklar günü olarak ihdas etmesinin isabet olduğu vurgulanarak, kahveci, arabacı ve otomobilci esnafın bu günde elde edecekleri gelirin bir kısmını Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC) ye bağışlayacakları yazmaktadır.
Böylece, 23 NİSAN ile Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC) ilişkisi ortaya çıkmış oluyordu.
Nitekim Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC):
“23 NİSAN 1927” de aldığı bir karar ile 23 NİSAN ÇOCUK GÜNÜNÜ ÇOCUK BAYRAMI İLAN EDEREK:
“Millet Meclisimizle millî devletimizin Ankara’da ilk teşkile günü olan Millî bayram Cemiyetimizce çocuk günü olarak tesrii edilmiştir. Bize yeni bir vatan ve yeni bir tarih yaratıp bırakan mübarek şehitlerle fedakâr gazilerin yavruları fakir ve ıstırabın evladları ve nihayet alelıtlak bütün muhtaç-ı himaye-i vatan çocukları namına milletin şev katli ve âlicenap hissiyatına müracaat ediyoruz. Kadın, erkek, genç, ihtiyar hatta vakti ve hali müsait çocuklardan mini mini vatandaşlar için yardım bekliyoruz.
Her sayfası başka bir şan ve muvaffakiyetle temevü üç eden milletimizin, yarın azami derecede muavenet göstermekle beraber, çocuk gününün layıksı veçhiyle neşeli ve parlak geçirilmesi için aynı derecede alaka ve müzaheret göstereceğinden emin olan Himaye-i Etfal Cemiyeti, şimdiden arz-ı şükran eder” ibaresi ile de halka duyurmuştur.
ÇOCUK BAYRAMI İLK DEFA 1927’DE BELLİ BİR PROGRAM DÂHİLİNDE ÇEŞİTLİ ŞENLİKLERLE KUTLANMIŞTIR.
CUMHURBAŞKANI MUSTAFA KEMAL PAŞA’NIN HİMAYELERİNDE GERÇEKLEŞTİRİLEN BU ÇOCUK BAYRAMI, BİR TARAFTAN KAMUOYUNA DUYURULMAK VE KAYNAK OLUŞTURMA GAYESİNİ, DİĞER TARAFTAN DA ÇOCUKLARA NEŞELİ DAKİKALAR YAŞATMAYI HEDEFLEMİŞ BULUNUYORDU.
Etkinlikler sırasında,
CUMHURBAŞKANI MUSTAFA KEMAL PAŞA HAZRETLERİ ARABALARINDAN BİRİNİ ÇOCUKLARA TAHSİS ETMİŞ VE CUMHURBAŞKANLIĞI BANDOSUNUN ÇOCUK SARAYINDA KONSER VERMESİNİ SAĞLAMIŞTIR.
YİNE İLK DEFA O YIL HİMAYE-İ ETFAL CEMİYETİ (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC)’NİN ANKARADA’Kİ BİR BİNASI ÇOCUK SARAYI YAPILMIŞ VE DÜZENLENEN ÇOCUK BALOSU’NA İSMET (İNÖNÜ) BEY’İN ÇOCUKLARI DA KATILMIŞTIR.
Bir yıl sonraki kutlamalar için Dr. Fuad Bey’in teklifi ile Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC) Yönetim Kurulu Kararı ile daha geniş muhtevalı program düzenlenmiştir.
Gazetelere verilen ilanlar ile halk Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC)’ce tertip edilecek şenliklere katılmaya davet edilmiştir.
Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC)’in merkez ve şubeleri kır gezileri ve muhtelif törenler düzenleyerek çocukların eğlenmelerim sağlamıştır.
Törenler sırasında çeşitli hediyeler dağıtılmış, düzenlenen Çocuk Alayları’na kalabalık çocuğu bulunan aileler davet edilmiş ve bakımlı nesiller temin gayesi ile Gürbüz Çocuk yarışmaları yapılmıştır.
BU YARIŞMALARDAN BİRİNDE İSMET (İNÖNÜ) BEY’İN OĞLU ERDAL (İNÖNÜ) BİRİNCİ SEÇİLMİŞTİR.
Bu dönemde çocuk politikasının ön plana çıkmasında önemli sebeplerden biri de ülke nüfusunun artırılmak istenmesidir. Gerçi doğum oranları yüksektir. Ancak, çocuk ölüm oranlan da çok yüksek seviyede seyretmektedir. Bu ise hızlı nüfus artışını arzulayan ülkelerin önünde önemli bir engel teşkil etmektedir.
Bu gelişmelere paralel olarak, Türkiye’de çocuk meselesi gün geçtikçe güncelleşmektedir. Çocuk meselesine karşı artan ilginin bir neticesi olarak da 1929’dan itibaren 23 NİSAN’LARA da ilgi artmıştır.
Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC), “1929’DA 23-30 NİSAN” GÜNLERİNİ “ÇOCUK HAFTASI” İLAN ETTİ.
O döneme kadar sadece bir gün yapılan etkinlikler bir hafta boyu sürecek, bayram eskiden olduğu gibi “23 NİSAN”‘da kutlanacaktı, O yıl Çocuk Balosu, ANKARA PALAS’TA ATATÜRK’ÜN HİMAYELERİNDE TERTİP EDİLDİ.
Aslında Çocuk Haftası ile, çocuk meselesinin geniş kitlelere benimsetilmesi arzu edilmişti. Bütün bu etkinliklere rağmen istenilen noktaya gelinemedi.
1929 yılı kutlamaları, Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC) ve Türk Ocağı’nın üzerinde kaldı. Daha sonraki yıllarda kutlamalara ancak bir kaç devlet sorumlusu katılacaktı.
HİMAYE-İ ETFAL CEMİYETİ (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC) TARAFINDAN ATATÜRK’E Verilen ALTIN HİMAYE-İ ETFAL BELGESİ.
Bu sebeple Cemiyet Başkanı Kırklareli Milletvekili Dr. Mehmet Fuat UMAY Bey, Seslerini ülke çapında duyurabilmek için 1932’de TBMM’ne bir teklif sunarak. 20-30 Nisan günlerinde mektup ve telgraflara Himaye-i Etfal Şefkat Pulu yapıştırılmasını istedi. Meclis’in onayı alınarak kanun ” 14 NİSAN 1932″de yürürlüğe girdi.
Çatalca Çocuk Esirgeme Kurumunun 23 Nisan Hatırası (1933)
1933’ te,
“23 NİSAN ÇOCUK BAYRAMI” yeni bir aşama ile çocukları gelecekteki mesuliyetlerine hazırlayıcı bir program haline dönüştürüldü.
ATATÜRK, 23 NİSAN SABAHI ÇOCUKLARI MAKAMINDA KABUL EDİP, KENDİ YERLERİNDE ONLARLA SOHBET ETTİ. DİĞER DEVLET ADAMLARI DA ATATÜRK’ÜN BU DAVRANIŞINI BENİMSEYEREK UYGULAMAYA KOYDULAR.
Nitekim bu tavır, ileriki yıllarda gelenekselleşecektir. Stadyumlarda beden hareketleri gösterileri yapılmaya başlandı.
YİNE, İLK DEFA MİLLİ EĞİTİM BAKANI REŞİT GALİP (Mustafa Reşit BAYDUR) BEY’İN KALEME ALDIĞI “TÜRK’ÜM- DOĞRUYUM” ANDI ÇOCUKLAR TARAFINDAN OKUNDU. BU ANT DAHA SONRAKİ SENELERDE OKULLARIN BAYRAK TÖRENLERİNDE SÖYLENMEYE BAŞLANDI.
“23 NİSAN ÇOCUK BAYRAMI” artık devlet ve milletin ortak malı olmuştu. Kutlamalar ortaklaşa yürütülmekteydi.
Ne var ki,
“27 MAYIS 1935 TARİHİNDE ÇIKARILAN MİLLİ BAYRAM VE GENEL TATİLLER HAKKINDA KANUN GEREĞİNCE 23 NİSAN’I SADECE MİLLİ HÂKİMİYET BAYRAMI OLARAK BELİRTİYORDU. “
Bu kanunla 1 Kasım bayramı kaldırılmış ve 23 Nisan’ın ismi ise;
“MİLLİ BAYRAM” yerine “MİLLİ HÂKİMİYET BAYRAMI” olarak değiştirilmiştir. Kutlamaların sürdürülmesine rağmen “ÇOCUK BAYRAMI” ilave edilmemiştir.
Bu kanunun yürürlüğe girmesinden sonra da, HİMAYE-İ ETFAL CEMİYETİ (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC) Halk, okullar ve diğer devlet daireleri 23-30 Nisan’ı Çocuk Haftası, ilk gününü de Çocuk Bayramı olarak kutlamaya devam ettiler. Böylece resmi tanımla “23 NİSAN MİLLİ HÂKİMİYET BAYRAMI” ve resmi tanımda yer almayan “23 NİSAN ÇOCUK BAYRAMI” ortaklaşa hazırlanan törenlerle kutlanmaya devam etti.
Öyle ki;
Bu hususta her hangi bir kanuna ihtiyaç duyulmaksızın, 23 Nisanlar, “23 NİSAN MİLLİ HÂKİMİYET VE ÇOCUK BAYRAMI” haline geldi.
1970’li yıllara gelindiğinde HİMAYE-İ ETFAL CEMİYETİ (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC), gayesine ulaşmıştır. 23 Nisan Çocuk Bayramı geniş kitleler tarafından kutlanmaya başlanmış ve Türk milletinin malı olmuştur. Bu bakımdan 1970’li yıllar. Bayram açısından dönüm noktası sayılabilir.
1975’teki kutlamalara TRT Kurumu da katıldı. Kurum, çocuk programlarına önem vererek, bu programlan hafta boyunca yayınladı.
1978’de Meclis Başkanlığı’nın izni ile Mecliste düzenlenen törenlere üye sayısı kadar çocuk katılması kararlaştırıldı.
23 Nisan 1979’da Ankara İlkokulları temsilcilerinin katılımları ile başlatılan bu uygulama, 1980’de bütün vilayetlerden gelen çocukların katılımı ile “ULUSAL ÇOCUK PARLAMENTOSU” oluşturularak, gerçekleştirildi.
Aynı yıl TRT, törenlere komşu ülkelerden çocuklar davet ederek. Çocuk Bayramını ilk kez uluslararası düzeyde kutladı. TRT’nin bu uygulamaları günümüze kadar genişletilerek devam ettirilmektedir.
23 NİSAN ÇOCUK BAYRAMIN’DA ÖNEMLİ BİR DÖNÜM NOKTASI DA 1980 SONRASI MİLLİ GÜVENLİK KONSEYİ DÖNEMİDİR.
Konsey, 1981 ‘de bayramlar ve tatil günlerine dair kanunda yaptığı değişiklik ile, ö güne kadar İd bir eksikliği gidermiş ve 23 Nisan’ı “23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI” olarak kabul etmiştir.
Ertesi yıl kurulan Danışma Meclisi de 23 Nisanda özel gündemle toplanmıştır. 1985’te TBMM ve TRT’nin şenliklerine her kıtadan, otuz dört ülkeden, her dinden, her dilden ve her renkten çocuklar katılmıştır.
Ankara’da bir araya gelen bu çocuklar sevgiyle kucaklaştılar, tek bir kalp, tek bir yürek olup barışı simgelediler.
“23 NİSAN” artık Türk çocuklarının dünya çocuklarına hediye ettiği bir gün olmuştu.
Bu bilgilerden de anlaşılacağı üzere,
23 NİSAN ATATÜRK’ÜN HİMAYELERİNDE HİMAYE-İ ETFAL CEMİYETİ (Çocuk Esirgeme Kurumu) (HEC) VE ONUN UZUN SÜRE BAŞKANLIĞINI YAPAN DR. MEHMET FUAT UMAY BEY’İN ESERİ OLARAK ORTAYA ÇIKMIŞTIR.
Sayın Veysi AKIN’IN “23 NİSAN MİLLİ HÂKİMİYET VE ÇOCUK BAYRAMI’NIN TARİHÇESİ”(PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ DERGİSİ 3.SAYI / SAYFA 91) adlı akademik yayınındaki bilgilere eklemek istediğim birkaç husus var.
Şöyle ki,
“23 NİSAN 1920 ile 15 EKİM 1924” tarihleri arasında yeni Devletin ilk Meclis Binası olarak kullandığı bu tarihi mekânda, hem ulusal tarihimizin hem de dünya tarihinin önemli kararlarına tanıklık edilmiş ve “TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KURULMUŞTUR.”
TARİH 23 NİSAN 1920
GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA, Meclis’in hangi üyelerden oluşacağına dair TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’NDE demeci:
-…“YÜKSEK MECLİSİNİZ, SİZ BİLDİĞİNİZ GİBİ OLAĞAN ÜSTÜ YETKİYE SAHİP OLARAK YENİDEN SEÇİLEN MİLLETVEKİLLERİ İLE TAARUZA UĞRAYAN HÜKÜMET MERKEZİNDEN CANINI KURTARARAK BURAYA GELEN MİLLETVEKİLLERİNDEN OLUŞMUŞTUR.”
GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA ‘NIN verdiği bu demeç, TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’NİN” ilk çalışma binasındadır.
Bu tarihi mekânda:
” CUMHURİYET’İN İLANI, İSTİKLAL MARŞININ KABULÜ, SALTANATIN (HİLAFETİN) KALDIRILMASI, LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASININ KABUL EDİLMESİ VE BU MECLİS’TE İLK İSTİKLAL MADALYASI’NIN BİR ÇOCUĞA VERİLMESİ ÖNERİLMİŞTİR.”
BURSA MİLLETVEKİLİ OPERATÖR EMİN BEY’İN ÖNERGESİ ŞUDUR:
—“MUHTELİF HARP CEPHELERİNDE, BİLHASSA KEDOS VE İNÖNÜ MEYDAN MUHAREBELERİNDE ÇARPIŞMALARA İŞTİRAK EDEN VE HER AN ERLER VE HATTA SUBAYLARA GAYRET EDEN, 70.ALAY KUMANDANI HAFIZ HALİT BEY’İN KIZI, 12 YAŞLARINDA NEZAHAT HANIMA İLK İSTİKLAL MADALYASI’NIN VERİLMESİNİ VE BU TEKLİFİMİN UMUMİ HEYETİN TASDİKİNE ARZEDİLMESİNİ RİCA EDERİM.”
Önerge okunur ve Emin Bey önergesini açıklar:
—“EFENDİM BU NEZAHAT HANIM DENİLEN KÜÇÜK HANIM, SEKİZ YAŞINDA ÖKSÜZ KALMIŞ, BABASININ DA BAŞKA KİMSESİ OLMADIĞI İÇİN BABASININ KUCAĞINA DÜŞMÜŞ VE UMUMİ HARPTE MUHTELİF CEPHELERDE BU ÇOCUK HARP İÇİNDE BÜYÜMÜŞTÜR. HAFIZ HALİT BEY DENİLEN ZAT DA, GAYET KAHRAMAN BİR KUMANDANIMIZDIR. O KAHRAMANA LAYIK BİR ÇOCUKTUR. O ÇOCUK KENDİ ELİYLE YÜZDEN FAZLA DÜŞMAN ÖLDÜRMÜŞTÜR. NE ZAMAN BİR ERİN, BİR SUBAYIN SARSILDIĞINI GÖRSE HEMEN YANINA KOŞAR, HADİ BERABER ÇARPIŞALIM DER, ONUNLA BERABER ÇARPIŞIR. BABASINDA UFAK BİR ÇEKİNME GÖRSE, AMAN BABA HİÇ ÜZÜLME, ANNEM ÖLDÜ, AMA SENİ DE VURURLARSA BEN YETİM KALMAM, BANA MİLLET BAKAR, HAYDİ BABACIĞIM DİYEREK BU SURETLE TEŞVİK EDER VE KİM BİR PARÇA SARSILSA NEZAHAT HANIM MUTLAKA ONUN YAKASINA YAPIŞIR.
BU ÇOCUK HERHALDE MÜKÂFATLANDIRILMALIDIR. İLK İSTİKLAL MADALYASI’NI BU ÇOCUĞA VERİRSEK BÜYÜK BİR KADİRBİRLİK GÖSTERİRİZ.”
Şöyle ki,
Kurtuluş Savaşı yıllarında babasını, ailesini savaşlarda kaybetmiş yetim çocuklara sahip çıkan ATATÜRK, Çocuk Esirgeme Kurumunu (Himaye-i Etfal Cemiyeti) 1921 yılında kurmuş ve kurumun koruyuculuğunu da yapmıştır. ATATÜRK, çocukları toplumun en değerli varlığı olarak görmüş ve her zaman çocuklara gerekli özenin gösterilmesini istemiştir. Bu doğrultuda Çocuk Esirgeme Kurumuna halkın gerekli yardımı yapması hususunu bir konuşmasında şöyle belirtmiştir:
-…“VATANDAŞ, MEMLEKET ÇOCUKLARINI KORUMAYI ÜZERİNE ALAN ÇOCUK ESİRGEME KURUMUNA YARDIM ETMEYE MECBURDUR.”
BU GÜN 23 NİSAN’DIR… BU GÜN YÜCE MECLİSİN AÇILIŞININ 95. YIL DÖNÜMÜDÜR. BU GÜN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMIDIR. BU GÜN HEP BİRLİKTE SÖYLEYELİM: “BU GÜN 23 NİSAN NEŞE DOLUYOR İNSAN” DİYE… NASIL SÖYLEYEBİLDİK Mİ? SÖYLERİZ, SÖYLERİZ HİÇ MERAKLANMAYIN. KIRIK DA OLSAK, BURUK DA… BUGÜN DE SÖYLERİZ, HEP SÖYLEYECEĞİZ… 23 NİSANLAR BİZİMDİR.
BİR BAŞKA YAZIMDA GÖRÜŞMEK ÜZERE ESEN KALIN. EKSİKLİKLER BENİM FAZLALIKLAR DAHA ÖNCE EMEK VERENLERİNDİR.