Ankara’da bozkırın ortasında yer yer bataklıklar, çöplerin ve hayvan leşlerinin iç içe bulunduğu mümbit bir arazide Atatürk, ziraatçı Tahsin Coşkan’la gezmektedir. Bu kötü araziden oldukça etkilenen Atatürk, Tahsin Coşkan’a gel Tahsin burayı ağaçlandıralım diyor. Arazi şartlarını iyi bilen Tahsin Coşkan hemen itiraz ediyor. Aman paşam burası mümbit bir arazidir, burada hiçbir şey yetişmez diyor. Bu cevap Atatürk’ün hiç de hoşuna gitmiyor. İçinde mutlaka bir şeyler yapılması gerektiği inancını hep koruduğundan olayın üstüne gitmeye karar veriyor.
Hayatında yenilgi ve yılgınlık bilmeyen Mustafa Kemal, vatanın kurtuluşunda gösterdiği olağanüstü gayretleri vatan topraklarının iyileştirilmesi için göstermeye başlayacaktır. Hemen ziraatçılardan kurulan bir heyet topluyor. Heyet Atatürk’ün isteği üzerine bu arazide incelemelerine başlıyor. İncelemeleri sonucunda bir rapor hazırlarlar. Rapor tam da Tahsin Coşan’ın tahminleriyle paralellik gösteriyor. Atatürk ise, ziraatçıların verdiği raporla yetinmeyip köylülerin yanına gider ve bu alada ağaç yetişip yetişmeyeceğini sorar. Köylüler bir testiyi alırlar ve toprağa gömerler. Testinin su çektiğini görünce Atatürk’ün yanına gelirler burada ağaç yetişeceğinin müjdesini veriler. Atatürk de köylülerin getirdiği kabın üzerine “vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez.” yazısını yazar. Böylece Anadolu’nun ortasındaki çorak ve bataklık arazi Atatürk orman çiftliğine dönüştürülmüş olur.
1925’de büyük ölçüde bataklık ve sazlıklarla kaplı olan 55.000 dekarlık alanda Mustafa Kemal Paşa’nın talimatı ile fidan yetiştirme, bahçecilik, bağcılık ve hayvancılık gibi faaliyetler çiftlik sahasının içinde yapılmaya başladı. Çiftlikteki tarım ve hayvancılık faaliyetleri doğrultusunda bünyesinde endüstriyel tesisler de kuruldu. 1933 yılında çiftlikte kurt, tilki, çakal, ayı, domuz, süne, kımıl gibi tarıma ve insana zarar veren hayvanların teşhiri amacıyla bir hayvanat bahçesi kurulmuştu. Bu minyatür hayvanat bahçesinin çok ilgi çekmesi üzerine Necdet Pençe’nin projesini çizdiği modern bir hayvanat bahçesi oluşturuldu ve günümüzde halen hizmete devam eden hayvanat bahçesi 1940 yılında hizmete girdi. 32 hektarlık bir alanda kurulu olan hayvanat bahçesi Türkiye’nin en büyük hayvanat bahçesiydi. Ankara Ticaret Odası tarafından Atatürk’ün Selanik‘te doğduğu evin birebir kopyası çiftlik arazisi üstüne yaptırılarak 1981’de “Atatürk Orman Çiftliği Atatürk Evi Müzesi” adıyla ziyarete açılmıştı. 1988 yılında anıt-park niteliğindeki Devlet mezarlığı, Atatürk Orman Çiftliği içinde hizmete girdi.
Cumhuriyetin ilk yıllarında insanüstü gayretlerle yapılan Atatürk Orman Çiftliği o tarihten itibaren değişik kurulara satılarak önemli oranda küçülmüştür. Kurulduğu yıllarda 55,5 bin dekar olan arazinin 22 bin 276 dekarı satılmıştır. Günümüzde ise 13 bin 700 dekar arazisi bulunmaktadır. 2006 yılında 5524 sayılı Atatürk Orman Çiftliği Müdürlüğü Kanunu’nda değişiklik yapılarak Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne belli amaçlarla kullanımı için yetki verilmiştir.