ATATÜRK ‘ün Harp Akademisi’nden sınıf arkadaşı olan ve Kurtuluş Savaşı’nda Batı Cephesi Kurmay Başkanı bulunan Asım GÜNDÜZ, Zübeyde Hanım’ın ölümü sırasında İzmir’deydi.
Sayın GÜNDÜZ, Zübeyde Hanım’ın cenaze törenini şöyle anlatmaktadır:
—“Zübeyde Hanım, 15 Ocak 1923 günü vefat etti. 66 yaşındaydı.
Zübeyde Hanım’ın son saatlerinde yanında bulunan Latife Hanım’a bir vasiyet yazmıştır. Latife Hanım, Zübeyde Hanım’ın ölüm haberini ilk önce İzmir Valisi Mustafa Abdülhalik Renda’ya bildirmiş, vali de büyük bir cenaze töreni hazırlatmıştı. Latife Hanım ilk gece İzmir’in tanınmış hafızlarından tam otuz üç kişi çağırarak sabaha kadar hatim yaptırmış ve hatim duası üç gün sürmüştür.
Cenaze alayına adeta bütün İzmir katılmıştı. Vali, memurlar, komutanlar ve hocalar olduğu halde cenaze alayının uzunluğu bir kilometreyi buluyordu. Okulların getirdiği çelenkler kabrin üstünde bir örtü teşkil etmişti. Batı cephesi Kurmay Başkanı Asım, Kâzım (ÖZALP), Fahrettin (ALTAY), Mürsel (BAKÜ), İzzettin (ÇALIŞLAR), Abdurrahman Nafiz (GÜRMAN) Paşalar cenaze alayının önünde yürümekte idiler.
Latife Hanım siyah bir manto giymiş, siyah peçe örtmüş, cenaze alayına katılmak istemişti. Fakat ailesinin ve din adamlarının, “İSLAM’DA KADIN CENAZEYE KATILAMAZ” diye engel olmaları üzerine bir faytona binerek cenazeyi arkadan takip etmişti. Latife Hanım, kabirde yüzlerce gümüş mecidiye sadaka dağıtmış, kırkında mevlüt okutmuş, 52’inci gecesinde de aşure yaparak fakir fukaraya dağıttığı gibi, hatimler indirerek bu mübarek kadına karşı duyduğu sevgi ve şükran borcunu ödemişti.
Yaklaşık 12 – 13 gün çeşitli yerleri dolaşan ve programına uygun olarak devlet işlerini takip eden Mustafa Kemal Paşa, 27 Ocak 1923 günü Manisa üzerinden İzmir Karşıyaka istasyonuna geldi. Beraberinde ordu komutanları, bakanlar, milletvekilleri ve yaveri vardı. İzmir Valisi Abdülhâlik Renda, Kolordu Komutanı Fahrettin ALTAY ve Başyaver Salih BOZOK, onu karşılayanlar arasında idi. Yine istasyonda kalabalık bir halk topluluğu ve çevresi çiçeklerle süslenmiş bir otomobil onu bekliyordu.
Çevresinde toplananları selamladı. Tıpkı sağlığında önce annesini ziyaret ettiği gibi, yine önce annesini ziyaret edecekti. O gün annesinin mezarı başında duygulu ve özlü bir konuşma yaptı. Konuşmasında, yetişmesinde olduğu gibi, Milli Mücadele yıllarında da hep kendisinin yolunda olan annesinin çektiği acıları, onun fedakârlığını dile getirdi. Kendisi yüzünden çektiği sıkıntıları, acıları dile getirirken annesine olan kadirbilirliğini de dile getiriyordu.
O gün derin bir heyecana kapılmıştı. En içten en duygulu konuşmasını da, annesinin mezarı başında o gün yapmıştır. Mustafa Kemal Paşa, milletini kurtarmak için hayatını ve bütün varlığını ortaya koyarken annesiyle yeterince ilgilenememişti. İşte annesinin mezarını kalabalık bir grupla ilk kez ziyaret ederken, ona gözyaşı döktüren ve en derinden gelen duygularını söyleten, içindeki bu hisler olmuştur. Buradaki konuşmasında kısaca annesinin çektiği sıkıntılardan bahseden Mustafa Kemal Paşa annesiyle helalleşirken şunları söylemişti:
-…”ZAVALLI ANNEM BÜTÜN MİLLET İÇİN ÜLKÜ OLAN İZMİR’İN KUTSAL TOPRAKLARINDA BEDENİNİ VERMİŞ BULUNUYOR. ARKADAŞLAR, ÖLÜM YARADILIŞIN EN DOĞAL BİR KANUNUDUR. FAKAT BÖYLE OLMAKLA BERABER BAZEN NE ÜZÜNTÜ VERİCİ GÖRÜNÜŞLER OLUR. BURADA YATAN ANNEM, EZİYETİN, ZORLAMANIN BÜTÜN MİLLETİ FELAKET UÇURUMUNA GÖTÜREN BİR KEYFİ İDARENİN KURBANI OLMUŞTUR. BUNU AÇIKLAMAK İÇİN İZİN VERİRSENİZ ACI HAYATININ BELLİ BİRKAÇ NOKTASINI SUNAYIM.
ABDÜLHAMİT DEVRİNDE İDİ. 1320 (1905) YILINDA MEKTEPTEN HENÜZ KURMAY YÜZBAŞI OLARAK ÇIKMIŞTIM. HAYATA İLK ADIMI ATIYORDUM. FAKAT BU İLK ADIM HAYATA DEĞİL, ZİNDANA RASTLADI. GERÇEKTEN BENİ BİR GÜN ALDILAR VE BASKI İDARESİNİN ZİNDANLARINA KOYDULAR. ORADA AYLARCA KALDIM. ANNEMİN, BUNDAN ANCAK HAPİSTEN ÇIKTIKTAN SONRA HABERİ OLABİLDİ. VE DERHAL BENİ GÖRMEYE KOŞTU. İSTANBUL’A GELDİ. FAKAT ORADA KENDİSİYLE ÜÇ BEŞ GÜN GÖRÜŞEBİLDİM. ÇÜNKÜ TEKRAR BASKI İDARESİNİN CASUSLARI, CELLATLARI İKAMETGÂHIMIZI SARMIŞ VE BENİ ALIP GÖTÜRMÜŞLERDİ.
ANNEM AĞLAYARAK ARKAMDAN TAKİP EDİYORDU. BEN, SÜRGÜN YERİNE GÖTÜRÜLECEK VAPURA BİNDİRİLİRKEN BENİLE GÖRÜŞMESİ ENGELLENEN ANNEM, GÖZYAŞLARIYLA SİRKECİ RIHTIMINDA ACILAR VE KADERLER İÇİNDE BIRAKILMIŞ BULUNUYORDU.
SÜRGÜN YERİNDE GEÇİRDİĞİM TEHLİKELER ONUN HAYATINI ACILAR VE GÖZYAŞLARI İÇİNDE GEÇMESİNE SEBEP OLMUŞTUR.
BAŞKA BİR NOKTA DAHA:
MÜTAREKE ZAMANINDA ANADOLU’YA GEÇTİĞİM ZAMAN, ANNEMİ ACILI BİR HALDE İSTANBUL’DA BIRAKMAK ZORUNDA KALDIM. YANIMDA KENDİSİNİN ARKADAŞLIK ETTİĞİ BİR ADAMIM VARDI. BUNU ERZURUM’DAN İSTANBUL’A GÖNDERDİĞİM ZAMAN ANNEM BU ADAMIN YALNIZ OLARAK GELDİĞİNDEN HABERLİ OLDUĞU DAKİKA DA, BENİM HAKKIMDA HALİFE VE PADİŞAH TARAFINDAN VERİLMİŞ İDAM KARARININ YERİNE GETİRİLDİĞİNİ ZANNETMİŞ VE BU ZAN, KENDİSİNİ FELCE UĞRATMIŞ. ONDAN SONRA BÜTÜN MÜCADELE SENELERİ ONUN HAYATINI ACI, ÜZÜNTÜ İÇİNDE GEÇİRTMİŞTİ. PADİŞAH VE HÜKÜMETİNİN VE BÜTÜN DÜŞMANLARIN DAİMA BASKI VE İŞKENCESİ ALTINDA KALMIŞTI. İKAMETGÂHI BİN TÜRLÜ BAHANELERLE VE NEDENLERLE BASILIR VE ARAŞTIRILIR, KENDİSİ RAHATSIZ EDİLİRDİ. ANNEM ÜÇ BUÇUK SENELİK BÜTÜN GECE VE GÜNDÜZLERİNİ GÖZYAŞLARI İÇİNDE GEÇİRDİ. BU GÖZYAŞLARI ONA GÖZLERİNİ KAYBETTİRDİ. SONUNDA ÇOK YAKIN ZAMANDA ONU İSTANBUL’DAN KURTARABİLDİM. ONA KAVUŞABİLDİM Kİ, O ARTIK MADDİ OLARAK ÖLMÜŞTÜ.
ANNEMİN KAYBINDAN ŞÜPHESİZ ÇOK ÜZÜNTÜLÜYÜM. FAKAT BU ÜZÜNTÜMÜ GİDEREN VE BENİ AVUTAN BİR KONU VARDI Kİ, O DA ANAMIZ VATANI YOK OLMAYA GÖTÜREN İDARENİN BİR DAHA GERİ GELMEMEK ÜZERE YOKLUK MEZARINA GÖTÜRÜLMÜŞ OLDUĞUNU GÖRMEKTİR. ANNEM, BU TOPRAĞIN ALTINDA, FAKAT MİLLİ HÂKİMİYET SONSUZA DEK DEVAM ETSİN. BENİ TESELLİ EDEN EN BÜYÜK KUVVET BUDUR. EVET, MİLLİ HÂKİMİYET SONSUZA DEK DEVAM ETSİN. BENİ TESELLİ EDEN EN BÜYÜK KUVVET BUDUR. EVET, MİLLİ HÂKİMİYET SONSUZA DEK DEVAM EDECEKTİR. ANNEMİN RUHUNA VE BÜTÜN ATALARIN RUHUNA ÜZERİME ALMIŞ OLDUĞUM VİCDAN YEMİNİNİ TEKRAR EDEYİM:
ANNEMİN MEZARI ÖNÜNDE VE ALLAH’IN HUZURUNDA YEMİN EDİYORUM, BU KADAR KAN DÖKEREK MİLLETİN KAZANDIĞI VE ELDE TUTTUĞU HAMİYETİN KORUNMASI VE SAVUNMASI İÇİN GEREKİRSE ANNEMİN YANINA GİTMEKTE ASLA KARARSIZ DAVRANMAYACAĞIM. MİLLİ HÂKİMİYET UĞRUNDA CANIMI VERMEK, BENİM İÇİN VİCDAN VE NAMUS BORCU OLSUN.”
Mustafa Kemal’in bu nutku, Karşıyakalıların çok candan tezahüratına vesile teşkil etti ve halk kendisini çılgın gibi alkışlayarak, “ÇOK YAŞA PAŞAM… SEN ÇOK YAŞA…” diye haykırıyordu.
Zübeyde Hanım Karşıyaka – Soğukkuyu’da, Ferik Hacı Osman Paşa Camisinin avlusunda yatıyordu. Üzerindeki çiçekler henüz solmamıştı ama Mustafa Kemal Paşa annesiyle helalleşirken mezarının başında yaptığı bu konuşmaya şahitlik eden manevi oğlu Sayın Abdürrahim TUNÇAK oldukça solgundu.
Çünkü onu ATATÜRK ‘ün annesi Zübeyde Hanım büyütmüştü. İlk kez böyle bir duyguyu tadıyordu. Şimdi ikinci kez annesiz kalmıştı. Kendisini dünyaya getiren annesini hiç görmemiş, sadece ona anlatılarla yetinmişti. Zübeyde Hanımı Beşiktaş’taki, Akaretler yokuşundaki evinde tanımıştı. Bu evde anne diye çağırdığım Zübeyde Hanım, ATATÜRK ‘ün kız kardeşi Makbule ATADAN ve Mustafa Kemal Paşa vardı. Evde annem Mustafa Kemal’e sürekli “Paşa” diye hitap ederdi. Makbule ablam da “Paşa” derdi.
Ben de “Paşa” derdim ona ve biz “PAŞA’YA KIZ BEĞENMEYE GİDERKEN ANNEMİ KAYBETTİK” diyecekti.
Mustafa Kemal Paşa annesiyle helalleşirken yaptığı bu doğaçtan konuşmayı eğer Salih Bey not ederek tarihe bırakmasaydı Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ‘ün önemli bir özelliğini, annesine olan vefasını ve bağlılığını böylesine açık ve seçik öğrenemeyecektik.
—“KENDİLERİNİ KARŞIYAKA’DA KARŞILADIK. KEDERLİ, SOLGUN, YALNIZDI. YAVER MUZAFFER BEY’E: “SALİH İLE YALNIZ GÖRÜŞMEK İSTİYORUM.” DEMİŞLER BENİ KABUL BUYURDULAR. SARILDIK AĞLAŞTIK “BERİ BAK ÇOCUK” DEDİLER. “LATİFE HANIMLA EVLENMEYE KARAR VERDİM. SANIRIM BABASI İZMİR’DE OLMALI. KENDİLERİNE SELAMLARIMI GÖTÜR. KİMSEYE BİRŞEY SÖYLEMEMESİNİ RİCA ET…”
MÜJDEYİ MUAMMER BEY’E VERDİĞİM ZAMAN GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA’NIN MÜSTAKBEL KAYINPEDERİ BOYNUMA SARILDI VE MUHABBETLE KUCAKLADI.
PAŞA HAZRETLERİ VAGONDAN İNDİKLERİNDE MUAMMER BEY’İ KENDİLERİNE TAKDİM ETTİM. FEVZİ VE KARABEKİR PAŞAYLA BİRLİKTE KABRİ ZİYARETE GİTTİLER. ORADAKİ KONUŞMAYI BENDENİZ KALEME ALDIM” diyecekti.
RAHMET VE ŞÜKRANLA ANIYORUZ. EKSİKLİKLER BENİM FAZLALIKLAR DAHA ÖNCE EMEK VERENLERİNDİR. BİR BAŞKA YAZIMDA GÖRÜŞMEK ÜZERE ESEN KALINIZ.