FENERBAHÇE DE NELER DEĞİŞİYOR? ALKIŞLAR PEREIRA’YA
Fenerbahçe dün Beşiktaş ile Kadıköy’ün eşsiz atmosferinde oynadığı derbide ilk 45 dakikada rakibe adeta futbol dersi verdi. Vitor Pereira’nın Aziz Yıldırım’ın baskıları ve istekleri üzerine takımda bir değişikliğe gittiği şahsım için gözle görülür bir husus. Zaten Fenerbahçe taraftarı da Aziz-Silin ismini verdikleri bu çağdışı ama Fenerbahçe için zaman zaman büyük faydalar gösteren ilacın Aziz Bey tarafından acil olarak verilmesini ve ilacın takım üzerinde anında pozitif bir etki yaratmasını bekliyordu. İlaç da beklenilen etkiyi kısa sürede yaptı.
Lakin, Vitor Pereira’nın da hakkını vermek lazım. Portekizli teknik direktör Lokomotif Moskova ve Beşiktaş maçlarında dersini çok çok çok iyi çalışmış ve oyuncularını harika hazırlamış. Portekizli aslında sene başından beri bir şeyler yaratmak istiyor. Misal Josef ve Topal’ı geldiğinden beri yan yana oynatma arzusu Fenerbahçe ortasahasının bugünkü direnci ve baskısını yaratmış durumda. Şimdi tek bir Allah’ın kulu ‘’Topal – Josef yan yana oynar mı hocaaaa’’ diye sorgulamıyor çünkü harika bir ikili oldular. Ozan Tufan eğer kendiliğinden beklenilen performansı bundan birkaç ay evvel göstermeye başlasaydı Vitor Pereira taraftardan çok büyük övgüler alabilirdi ancak Portekizli teknik adam Ozan’ın yanı sıra Diego dan da beklediği verimi alınca takım yaratıcılık problemi çektiği için taraftar ile doğal olarak papaz oldu.
Vitor Pereira son haftalarda ne yapıyor da takım göze daha hoş gelir futbol oynamaya başladı diye sorarsanız cevap çok basit. Gökhan Gönül ve Caner Erkin’i yani takımın Avrupa çapındaki iki bekini hücum alanında daha serbest oynatmaya başlayıp kanatlardan bindirmeler yapmaları talimatını verdi. Bu durumda kazanan sağlı sollu ortalar ve kazanılan duran toplar ile rakibini yıpratmaya başlayan Fenerbahçe oldu. Hâlbuki Fenerbahçe’nin geçtiğimiz haftalarda taraftarı kabız eden futbol oynamasının sebebi sürekli ortadan rakibi delmeye çalışmaktı. Elinizde yaratıcı oyuncu mevcut değilse, bunu bir nebze uygulayabilecek oyuncularınızdan Ozan ve Diego istenilen düzeyde değilse Pereira’nın oynatmakta ısrar ettiği oyunu oynamak imkânsızdı. Oynatamadı da. Portekizli teknik adam yaşının genç ve tecrübesinin yeterli olmaması sebebiyle bu durumun farkına çok geç varabildi. Geç olsun güç olmasın….
Robin Van Persie formsuz ve fizik olarak kötü durumda olmasına rağmen sahada varlığı bile diğer oyunculara güven veriyor diye düşünüyorum. Robin de zaten takımın zekâ seviyesinin kıt olduğunu fark ettiği için artık topu ayağına beklemek yerine farklı görevler üstleniyor. Alan boşaltıyor, pas dağıtıyor, kontra atağa çıkmaya çalıyor..etc.. Etrafındaki diğer futbolcular da Robin’e güvendikleri için ona topu atmaktan, tek top yapmaktan çekinmiyor, oyunu süratli bir şekilde oynayabiliyorlar. Dolayısı ile Aziz Yıldırım’ın hocaya yaptığı baskı Fenerbahçe için ilerideki haftalarda büyük kazanç olacak. Uçan Hollandalı çok değil 1-2 maç sonra gollerini de atmaya başlayacaktır.
Hocanın takdir edileceği bir başka konu ise Nani’yi derbide ilk 11 den kesmesi oldu. Taraftarın artık ‘’özevladı da mı bu kadar oynatıyor’’ diye sorgulamaya başladığı oyuncu o kadar formsuz ki Vitor Pereira radikal bir karar alıp oyuna onun yerine Alper Potuk ile başladı. Nani’nin yalancı presi yerine rakip ile kora kora mücadeleye giren Alper Potuk hem Atiba Hutchinson’ı hem de Beşiktaş’ın kanatlarını bozmayı başardı. Nani kendi form durumunu sorgulamaya başlamaz ise şimdilik yeri yedek kulübesi olmalı. Vitor Pereira’yı bir kere daha isme değil hak edene formayı verdiği için tebrik ederim.
Volkan Şen’in yakaladığı çıkış çok mutlu ediyor. Yıllar evvel Miroslav Stoch geldiğinde bekleyip de alamadığımız ne varsa Volkan Şen tarafından sergilenmeye başladı. Çalımları, sürati, hırsı ve sürekliliği ile kendisini izlemek büyük keyif. Son vuruşlarını ve oyun zekâsını bir müddet daha geliştirebilirse Fenerbahçe taraftarından alkış almaya ve formayı giymeye uzun bir süre devam eder.
Sonuç olarak;
Vitor Pereira’nın Fenerbahçe’si Mart ayında Avrupa Kupasında yoluna devam ediyor, ligde şampiyonluk için koca bir adım attı ve Türkiye Kupasında da muhtemelen yine finale kalacak. Bu Fenerbahçe tarihinde çok görülen bir senaryo değil. Dolayısı ile hocayı da takımı da şu an için tebrik etmek lazım. Portekizli çalıştırıcı Robin Van Persie’yi oynattığı, orta alanı Beşiktaş maçının ilk 45 dakikasındaki gibi rakibi ısırttırdığı ve bekleri ofansif olarak bindirttiği müddetçe taraftarın saygısını kazanmaya başlayacaktır. Yolun sonunda bir ışık görüldü ve bu yolun sonu aydınlık olacak gibi.
Maçın TOP 3’ü:
Hayırlı Haftalar Olsun,
@josephintavugu