Doğanın ihtişamının ilginç yansımalarından biri longoz ormanlarıdır. Bu ormanlardaki bitkiler yetiştikleri diğer diğer doğal yaşam alanlarıyla kıyaslandığında inanılmaz heybetli ve gür yapılar olarak karşımıza çıkmaktadır.
Longozlar, akarsuların taşıdığı kumul boyutundaki malzemelerin eğimin azaldığı yerlerde birikerek deniz kıyısında set oluşturan özel ekosistemlerdir. Bu ormanların zemini genellikle kumlarla kaplıdır ve taban suyu seviyesinden yüksektir. Bu nedenle sucul ormanlar olan longozlar tropikal yağmur ormanları gibi gürdür.
Longoz ormanları, dünyada nadir rastlanan ekosistemlerdir. Longozların devamlılığı taban suyu seviyesinin yüksek olmasıyla mümkündur. Longozlara bu özelliklerinden dolayı “subasar ormanları” da denilmektedir.
Türkiye’de İğneada (Kırklareli), Acarlar (Sakarya) ve Sarıkum’daki (Sinop) longoz ormanlarının yanı sıra, Kızılırmak Deltası‘nda da (Samsun) longoz niteliğine sahip ormanların çok küçük kalıntıları bulunmaktadir.
İnceleme konumuz olan İğneada longoz ormanları, Kırklareli ili Demirköy İlçesinde 3.155 hektarlık bir alanda yer almaktadır. Bu yer, İstanbul’a 250 km, Kırklareli’ne 97 km ve Edirne’ye 165 km mesafede yer almaktadır. Özellikle İstanbulluların şehrin bunaltıcı havasından kurtulmaları için hafta sonları dinlenecekleri özel bir yerdedir.
Istıranca dağlarının Karadeniz’e bakan yamaçlarında bulunan akarsuların taşıdığı malzemeler Karadeniz sahili yakınlarında İğneada civarında inanılmaz bir doğal güzelliği meydana getirmiştir. Karadeniz’e doğru bakan kısımda, Erikli, Mert ve Saka gölleri bulunmaktadır. Bu göllerin yağışların arttığı ilkbahar döneminde sularının çoğalıp geriye taşmasıyla longozlar meydana gelmiştir.
Longozlar kış ve ilkbahar aylarında büyük oranda sularla kaplı durumdadır. Sular ancak yaz ortalarına doğru çekilmektedir.
İğneada longoz ormanları Karadeniz iklim bölgesinde yer almasına rağmen buranın özel koşulları nedeniyle çevresine göre sıcaklığı yüksektir. Böylece bitkiler daha erken ve hızlı büyüme imkânı bulmuştur. Bitkilerin büyük ve heybetli olması nedeniyle yöre halkı burada bulunan bazı bitkilere “şapka düşüren ağaçlar” demektedir.
Longozlar nemcil türleri barındırdığı gibi Akdeniz ikliminin etkisini gösteren maki türlerine de ev sahipliği yapmıştır. 2008 yılı temmuz ayında Prof. Dr. Yusuf Dönmez ve Doç. Dr. Duran Aydınözü başkanlığında yaptığımız alan çalışması sonucunda longozlarda şu ağaç türlerini tespit ettik:
1- Nemcil ağaçlar: Yabani fındık, muşmula, kızılcık, kurtbağrı, dişbudak, kayın, adi gürgen, büyük yapraklı ıhlamur, sapsız meşe, Macar meşesi, saçlı meşe, yabani elma ve Istıranca meşesi.
2- Maki türleri: erguvan, melengiç, delice, katırtırnağı, katran ardıcı, kocayemiş, süpürge çalısı, teşbih ağacı ve ladendir. Bunun dışında longozlar birçok canlı türüne de ev sahipliği yapmaktadır. Amazon havzasında yer alan tropikal yağmur ormanlarını küçük bir kopyası durumundaki İğneada longoz ormanları bizim milli servetimizdir. İnanılmaz güzelliklere sahip İğneada longoz ormanları 13.11.2007 tarihli 26699 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2007/12759 numaralı karar ile Milli Park ilan edilerek koruma altına alınmıştır.