Kadınların cinsel yaşamına dair birçok sorun bilim insanları açısından uzun süre gizemini korudu. Fakat son dönemlerde yapılan araştırmalar kadınlarda orgazm, klitorisin işlevi, G noktasının varlığına dair yeni açıklamalar getiriyor.
JD Salinger bir zamanlar şunları yazmıştı: “Kadın vücudu keman gibidir; doğru çalmak için usta müzisyen gerekir.” İşte doğru çalındığında kadın birkaç saniyeliğine bir mest olma hali yaşar, dünya durur. Fakat yanlış ele alındığında acı, öfke ve hissizlik ortaya çıkar. Yani cinsellikte kadının yaşadıkları, ereksiyon, uyarılma ve boşalma serisini izleyen erkeklerinkinin tam tersidir.
Peki orgazm anında neden yoğun bir zevk duyulur?
Kadınlar nasıl çoklu orgazm yaşar?
G noktası denen şey gerçekten var mıdır?
Bütün bu sorular tıp açısından uzun süre gizemini korumuştur. “Aya bile gittik ama kendi vücudumuzu yeterince tanımıyoruz” diyor kariyerinin önemli bir kısmını bu sorulara cevap bulmaya adamış Roma Tor Vergata Üniversitesi’nden Emmanuele Janini. Son yıllarda bu konulardaki araştırmalar yoğunlaşınca nihayet bazı yanıtlar alınmaya başlanmış.
Bilim insanlarının en büyük başarısı belki de araştırmacıların gözü önünde ve MR tarayıcısı içinde kadınları mastürbasyona ve hatta cinsel birleşmeye ikna etmek olmuştur. New Jersey’deki Rutgers Üniversitesi’nden Barry Komisaruk bu yolla kadınlarla erkeklerin cinselliği bu kadar farklı yaşamasının nedenlerini bulmaya çalışıyordu.
Beyindeki yangın
Fakat tüm farklılıklarına rağmen kadın da erkek de orgazm sırasında benzeri bir sinirsel aktivite gösteriyor. “Aradaki benzerlikler farklılıklardan çok daha fazla. Orgazm sırasında beynin tümüyle aktive olduğunu, tüm sistemlerin harekete geçtiğini görüyoruz” diyor Komisaruk. Yani bir orman yangını varsa başlangıçtaki ayrı ayrı kamp ateşleri arasında ayrım yapması zordur.
Belki de orgazm sonrası hissedilen yorgunluk bundandır. O sırada her şey aynı anda aktive olursa bu etkinlikleri birbirinden ayırması zordur. Başka bir şey düşünememe hali de belki bu yüzdendir.
Fakat bu yangında yoğun olan yerler vardır. Dopamin gibi nörotransmiter salgılayarak insanda zevk ve ödüllendirme hisleri yaratan beynin ödül merkezi bunlardan biridir. Öyle ki sıçanlar beynin bu kısmının elektrikle stimüle edilmesinden aldıkları zevki yiyeceklere tercih edecek, açlıktan ölmeye kadar vardıracaklardır işi. Seksin yanı sıra bu bölgeyi harekete geçiren diğer şeyler kokain, amfetamin, kafein, nikotin gibi uyuşturucular ve çikolatadır. Belki de orgazmın ardından aynı şeyleri tekrar yaşama isteği bu nedenle duyulur.
Fakat orgazmın ardından kadın ve erkek arasında farklılıklar baş göstermeye başlar. Uzmanlar, erkek beyninin belli bölgelerinin orgazmın hemen ardından cinsel organların stimülasyonuna cevap vermediğini, oysa kadınların beyninin aktive olmaya devam ettiğini belirtiyor. Bazı kadınlar çoklu orgazm yaşadığı halde erkeklerde böyle bir şey olmamasının nedeni bu olabilir.
Zevkin anatomisi
Bu beyin taramalarından elde edilen sonuçlar tartışma yaratmış olsa da bunlar orgazmın anatomisi konusundaki tartışmalar yanında az kalır. Peniste duyuları beyne taşıyan tek kanal vardır. Kadın genital sisteminde ise bu kanallar üç-dört tanedir.
Kadın cinselliğinde temel taşlarından biri klitoristir. Vajinal açıklığın hemen üzerinde ufak bir yumru şeklindeki klitoris, çok eski tarihlerden kalma kil heykeller üzerinde bile resmedilmiştir. Fakat 16. yüzyıla kadar bu yapının bütün kadınlarda ortak bir fiziksel özellik olduğu ve zevk uyarıcısı olarak işlev gördüğü bilinmiyordu. Ancak daha sonraki yüzyıllarda kadının cinsel zevki sorunu göz ardı edilmiş, doktorlar ve anatomistler klitorisi unutmuştu. 20. yüzyılda yeniden gündeme gelmişti.
Kadınların yüzde 30-40’ının sadece cinsel birleşme yoluyla hiç orgazm olmadıkları, oysa çok sayıda kadının klitorisin uyarılmasıyla orgazm olduğu biliniyor.
Peki bütün kadınların vajinal orgazm hissetmemeleri gerekiyor mu?
Ya da klitoris olmadığı halde orgazm olmak mümkün mü?
Barry Komisaruk sıçanların çiftleşme davranışlarını incelerken tesadüfen sıçanın vajinasına bir çubuk soktuğunda kaskatı kesildiğini ve böyle bir stimülasyon sırasında acıya karşı duyarsızlaştığını fark etmiş. Benzer bir deneyi kadınlarla yaptığında, vajinal stimülasyon esnasında acıyı beyne ileten sinirlerin bloke olduğu ve acı hissedilmediğini gördü. Peki bu nasıl oluyordu?
Omurilik kopmasına rağmen orgazm
Omuriliği hasar görmüş kadınlar, hatta bu hasarlar genitallerden beyne giden sinir yollarını bloke etmiş olsa bile, vajinalarına ve rahim boynuna (serviks) dokunulduğunda hissediyorlardı. Klitoristen gelen duyuları beyne aktaran sinir kesilmiş olsa bile bazıları bu yolla orgazm bile oluyordu. Komisaruk bundan şu sonucu çıkarıyordu: “Omuriliği hasar görmüş olduğu için klitorisini hissetmeyen kadınlar vjinal stimülasyon yoluyla orgazm olabiliyor. Vajinal orgazmın varlığını kanıtlayan en iyi delil bu belki de.”
Bunun nedeni omuriliğin dışında yer alan vagus sinirinin vajinadan beyne duyuları taşımasıdır. Komisaruk’a göre, “Kadınlar klitoris orgazmını daha bölgesel ve dışsal, vajinal orgazmı ise daha içsel ve tüm bedeni saran bir deneyim olarak niteliyor. Klitoristen duyuları taşıyan sinirin vajinadan taşıyan sinirden farklı olması bunun nedeni olabilir.”
Peki kadının genital bölgesindeki farklı kısımlardan gelen duyuları farklı sinirler taşıyorsa ve her ikisi de orgazmı tetikleyebiliyorsa vajinanın bazı bölgelerinin diğerlerinden daha duyarlı olduğu söylenebilir mi hala?
Çiftler vajinal orgazm için hangi bölgede odaklanmalı?
G noktası neresi?
Bütün ilgi uzun süre boyunca G noktası olarak tanımlanan bölgede yoğunlaşmıştı. 1980’lerde buradan ilk söz eden Alman kadın doğum uzmanı Ernst Grafenberg olmuştu. Grafenberg bu noktanın vajinanın ön duvarında olduğunu ve bu duvarın ardından idrar yolunun geçtiğini söylüyordu. Sonraki araştırmalarda bu bölgeden kan damarlarının ve sinir uçlarının geçtiğini ve prostat bezinin kadınlardaki kalıntılarının burada toplandığını ve özellikle pelvik taban kası güçlü olan kadınların bu bölgenin stimülasyonu yoluyla orgazm olacağını ortaya koymuştu.
Ancak böylesi bir noktanın varlığı hala tartışmalı görülüyor. 2008’de 20 kadın üzerinde yapılan bir deneyde idrar yolu ile vajina arasındaki duvarın kalın olduğu kadınların bu tür orgazmlar yaşadığını gösterdi.
Fakat Janini, basılıp çekildiğinde orgazma neden olan spesifik bir düğme tarifi yapar gibi bu alana G noktası adı verilmesini doğru bulmadığını, çünkü öyle bir noktanın olmadığını belirtiyor.
Klitorisin anatomisi
Peki böyle bir nokta yoksa ne var?
Birçok araştırmacı klitoris üzerinde birleşiyor ve bunun sadece deri altında bezelye büyüklüğünde bir yapı olmadığını, bir sarmal gibi vajinanın dışından, pelvis içinden ve idrar kanalının yanından geçen 9 cm’e kadar ulaşan, lades kemiğine benzeyen bir yapı olduğunu söylüyor. Herkesin hissettiği kısmı ise bu lades kemiğinin üzerinde bulunan ve en hassas olan beze kısmı.
Kadının cinsel organının ve onlar üzerinde büyük etkisi olan hormonların karmaşık yapısı G noktası gibi bir noktanın varlığını kanıtlamanın da çürütmenin de zorluğunun nedenidir belki de. Yani etrafından yalıtılmış bir halde vajinanın ön duvarını uyarmak işe yaramaz.
Cinsel birleşme anında klitorisin iç kısımları ve idrar kanalını çevreleyen dokular harekete geçer ve şişer. Elle yapılan uyarılma sırasında ise klitorisin sadece dış kısmı uyarılmış olur.
Klitorisin büyüklüğünün orgazmda etkili olup olmadığı sorusuna bakıldığında ise MR taramalarında, klitorisin boyutları ne kadar küçük ve vajinadan ne kadar uzaksa kadınların orgazm olmalarının da o kadar zorlaştığı görüldü.
‘Tümüyle normal’
Bütün bunlardan yola çıkarak kadınların orgazmı konusunda şunlar söylenebilir: Kadınlar hem vajinal uyarılma hem de klitorisin uyarılması sonucu ya da her ikisi birlikte uyarılarak orgazm olabilir. Bunlara rahim boyu uyarılması da eklenebilir ve tümü birden uyarıldığında daha yoğun ve karmaşık bir orgazm yaşanabilir.
Herhangi bir cinsel tecrübeden uyarılmayan kadınlar içinse uzmanlar farklı yollar denemelerini tavsiye ediyor. Ohio’dan ürejinekolji uzmanı Rachel Pauls şunları söylüyor: “Vajinal orgazm olamadığı için kendisinde bir sorun olduğunu düşünen kadın hastalar geliyor bana. Oysa hiçbir sorunu yok onların. Herkes biraz farklıdır. Seks sırasında bazı kadınlarda klitoris uyarılması kolay, bazılarında ise daha zor olabilir. O zaman eşlere iş düşüyor. Elle ya da başka bir uyarıcıyla uyarma denemeleri yapmak gibi. Ama kadınlar şunu bilmeli ki cinsel birleşme anında kadınlar orgazm olamıyorsa bu tümüyle normaldir.”
(BBC TÜRKÇE DERGİ)