Fenerbahçe özellikle son birkaç haftadır hücum anlamında üzerine bir şeyler koymaya başlamışken dün oynanan Rizespor maçının ikinci yarısında sergilenen futbol tarafımı oldukça mutsuz etti ve önümüzdeki sezonun kadro yapılanmasını gözden geçirmek istememe neden oldu. Şahsi fikrime göre Fenerbahçe’nin mevcut kadrosunda, özellikle yedek kulübesinde ciddi bir defosu var ama bu defo oyuncu kalitesinden ziyade oyuncuların mantalitelerinden kaynaklı. Maalesef Ozan Tufan ve Volkan Şen gibi taraftarın katkı beklediği isimler Fenerbahçe de ki bu ilk sezonlarında bana göre yeterli şansı da bulmalarına rağmen beklentilerin çok altında kaldı.
Vitor Pereira’nın oyuncu tercihleri elbette sorgulanabilir. Robin Van Persie’yi yedek kulübesinde tutup 22 yaşında profesyonel olmuş daha öncesinde halıcılık yapan Fernandao ile başlaması anormal karşılanabilir ya da Pereira’nın neden 4-4-2 sistemini denemediğine dair sitemlerde bulunulabilir. Hocanın Josef – Topal ikilisinde ısrar etmesinin nedeni de sorgulanabilir. Ben kazanan ya da bir şekilde başarılı olan insanları sorgulama hakkını kendimde görmüyorum ama isteyen elbette sorgulayabilir. Hakkıdır. Taraftarın esas işi memnuniyetsiz olup boklamaktır. İyi bir taraftar olmak bunu gerektirir.
Lakin, taraftar eğer Alper Potuk’un 1 dakikada 3 kere pas hatası yapmasını, Şener’in bir türlü zamanında bindirme yapamamasını, Ozan Tufan’ın anlamsız paslarını ve sürekli geriye dönmelerini, Volkan Şen’in hala ne yaptığını bilmemesini, Diego, Nani, Caner ve Gökhan gibi ilk 11’in değişilmez isimlerinin eksikliğinden dolayı ortaya çıkan akışkanlık sorununu ve buz gibi havadan kaynaklı isteksiz oyunu sırf hocaya bağlamak benim için vicdansızlıktır. Eldeki oyuncu grubu ile bu takımdan yaratıcılık ve bol pozisyonlu futbol beklemek hemen hemen imkânsız. Fenerbahçe nasıl hücum eder? Caner ve Gökhan kanatlardan bindirir, Nani bireysel pozisyon yaratır, Diego şık bir ara topu atar… vb… Dün bu oyunculardan sahada olan var mıydı? Yoktu. Kabahat sahaya çıkan kadroyu gördükten sonra beklentilerini yüksek tutan taraftarda ve o taraftarın diline pelesenk olmuş tek bir argüman var;
‘’Van Persie neden oynamıyor?’’
Eskilerin bir lafı vardır; ‘’Kaybeden takım bozulmaz’’. Fenerbahçe taraftarı önce kendine şu soruyu sormalı; ‘’Bu sene oynanan kabız futbola rağmen mühim olan şampiyonluk mu yoksa iyi futbol mu?’’ ‘’Bu kadronun hakkı bu değil’’ diyen taraftarlar önce başka liglerin liderlerine, hoşlandıkları takımların kaç gol attıklarına/yediklerine ve puan cetvellerine biraz baksınlar. Okurlara zahmet ettirmemek adına birkaç örnek vereyim;
Bu örnekleri vermemin tek bir sebebi var. Fenerbahçe taraftarı bunu idrak edemiyor ama bu kadro yeni kurulmuş bir kadro. Henüz 6 aydır birlikte oynayan bir oyuncu grubu var, hoca ülkeye yeni, geçen sene dibi görmüş bir takım alıp kendi aldırmadığı (Josef hariç) oyuncu grubu ile şampiyon olmak için savaş veriyor. ‘’Oyuncularınız kaliteli ise şampiyon olursunuz’’ tezi eğer doğru bir tez olsaydı İspanya da her sene Real Madrid’in şampiyon olması gerekirdi. Fleuerquin ve Perez’li Galatasaray’ın da ligde ilk 10’a girmemesi lazımdı. Dolayısıyla Vitor’u değerlendirmek için bana göre kıstas sahadaki oyun yerine sene sonunda şampiyon olup olamayacağıdır.
Şimdilik; Vitor Pereira dün bir maç sonunda daha hanesine 3 puan yazdırdı, Fenerbahçe eleştirilen hocasına rağmen Barcelona’nın ardından Avrupa’nın en başarılı takımı, Robin Van Persie yerine tercih edilen Fernandao takımın en golcü ismi ve takımın 22 maçtır yenilmeme gibi Fenerbahçelilerin çok da alışık olmadığı bir serisi var. Kağıt üzerinde bu istatistiği Türkiye ligini takip etmeyen her hangi bir futbol otoritesine soracak olursak alacağımız cevap ‘’muazzam’’ olacaktır.
Her yazımda belirttiğim üzere Fenerbahçe seneye ne yapıp edip üst düzey yaratıcılığa ve saha içi vizyonuna sahip, pas trafiğini optimum düzeyde sağlayabilecek biri Diego yerine olmak üzere iki adet futbolcu almalıdır. Mevcut kadroda bu oyuncuların birinin orta sahanın göbeğinde box-to-box olarak oynaması, diğerinin ise rakip ceza sahasına yakın sağ açık bölgesine transfer edilmesi gerekmektedir.
Haftaya lig maçlarının oynanmaması Fenerbahçe için büyük şans. Sakatların iyileşmesi ve takıma katılması ile birlikte Fenerbahçe 5 Şubat Cuma günü oynayacağı Antalyaspor maçını deplasmanda kazanacak ve şampiyonluk yolunda dev bir adım daha atmış olacaktır.
İyi Haftalar Dilerim,
@josephintavugu