Dürüst olacağım sizlere…
Bu yazıyı yazarken saat, 15:10’du ve okuduğum haberler sebebiyle, tahammülden fazla negatif yüklenmiştim. Yoğun bakım tedavisi sürecinde dâhi, kadın ve erkek ayrımı ve bunun alt bilincindeki sapkın düşünceyi gördükten sonra, ‘daha ne kadar dibe vurabiliriz ki, yoksa dip yok mu. Entropi bu yüzden mi gecikti’ diyordum.
Hakikaten “dip” neresi. Ne yaşıyoruz. Neyi öğrenmemiz bekleniyor. Ne için geldik Dünya Gezegeni’ne!?
Dünya… Yeryüzü.
Üzerinde nefes alsak da yüzyıllardır, bin yıllardır, hâlen hakkında derin bilgimizin olamadığı yuvamız. Bilimle açıklamaya, anlamlandırmaya çabaladığımız hayatımız; varoluş.
Oysa, açıklanamayan onca sorunun cevabına, kalıpları yıkarak bakmak gerek belki de. Belki de, öğretilmiş tüm müfredatın dışına taşmak, elzemdir. Sistem bizi yavaş yavaş delirtmeye çalışmıyorsa, ne öğretiyor. Bence soru bu.
Henüz malesef okumamış olsam da, Soner Yalçın’ın “Saklı Seçilmişler” ismindeki kitabında aktardığı bazı bilgiler, sosyal medya vasıtasıyla bana da ulaştı. Beni, diğer sosyal medya hesaplarımdan okuyan değerli dostlarım da bilirler ki, sürekli sorduğum soru şudur; İnsan ırkı, mutasyona mı uğratılıyor? Dünya Gezegeni’nden, başka bir yaşam alanına yolculuk için mi hazırlanıyor. Bedenimizdeki 200 küsur Hurda Gen, bu mutasyon sonrası mı açılacak?
Beni bu hissiyata yönelten geçmiş yazılar, aşağıdadır. Tümünü okumanızı öneriyorum.
1-) http://www.sechaber.com.tr/olumsuzlugun-minik-robotlari-nanitler/
2-) http://www.haberlerankara.com/bir-avuc-tohum-900yy.htm
3-) https://gaiadergi.com/secilmisler-notral-mutasyonlari-guclu-olanlar-yasami-olusturacak/
4-) http://www.yenidenergenekon.com/610-neleri-soluyoruz-chemtrail-nedir/
5-) http://yenidunyagundemi.com/haber/insanlardaki_sinir_sisteminin_uzaktan_denetimi_-1613.html
6-) https://odatv.com/dnada-gizli-katman-bulundu-1206161200.html
“Dünya Gezegeni bir okul” diyoruz hep, ki tüm ezoterik öğretiler de, bu şekildedir. Öyleyse, bu okulda aldığımız eğitim sonrası nereye gideceğiz, ne için mezun olacağız. Çok mu uçuk, emin değilim fakat, kimi zaman zihnimden şöyle bir düşünce geçer; Dünya dışı ebeveynlerimiz olabilir mi?
Carl Sagan, “Evrende başka zekâlar da var mıdır? Galaksimiz, çok çeşitli ve tahayyül edilemez olan ve her biri kendi değişik şartlarına uyan kendine özgü ticareti ve kültürü ile gelişen uygar dünyalarla mı doludur? Yoksa, günümüze kadar gelen yegâne uygarlık bizimkidir ve bu yönden de, evrende yalnızız diyebilir miyiz?” diye sormuştur.
Dünya Gezegeni bir okul ise, biz öğrenciler isek, bizi ziyarete gelen Dünya Dışı’lar kimlerdir!? Bu sorunun cevabı, hiç düşünmeden bile sorabileceğimiz bir sorudur ; “Daha önceki mezunlar mı?”
“Seçilmişler” acaba, mezun olacak olanlar mıdır? Tüm bu hengâmeden sıyrılan, beden ve ruh sağlığını muhafaza edebilenler midir? Yin Yang’ın sınırlarından dibine kadar nüfus edip, can havliyle yüzeye çıkabilenler midir. Dünya sınavı bu mudur. Daha gelişmiş bir insan ırkı mı yaratılacaktır..
Soru çok.. Zaman da çok.
Bir de böyle düşünelim istedim. Bu kadar “olamaz” içinde, “neden olmasın” diyorum.
Sevgiler…