(…)” İstanbul Hükümeti’nin, Milli Meclis’i hemen toplaması ve millet mukaddesatını Milli Meclisin kontrolüne bırakması zaruridir.” (7 Ağustos 1919, Erzurum Kongresi Beyannamesi, Madde: 8.)
23 Nisan 1920 Cuma günü, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ’ün 19 Mart ve 21 Nisan 1920 tarihli bildirileri ile Ankara’da toplanılarak açılan ve çalışmalarına 16 Nisan 1923 tarihinde son veren Büyük Millet Meclisi’ne “Birinci Dönem Meclisi” diyoruz.
23 Nisan Cuma günü saat 13.45’te Parlamento geleneklerine göre, en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili Mehmet Şerif Bey (d.1845), Meclis Başkanlık kürsüsüne çıkmış ve ilk konuşmayı yapmıştır. Meclis’in açılışına bir lise öğrencisi olarak tanıklık etmiş olan Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, bu konuşmanın Mustafa Kemal Paşa’nın kaleminden çıktığını yazmaktadır. Bu açış konuşmasında, milli egemenliğe dayalı yeni Türk parlamentosunun adı “Büyük Millet Meclisi” olarak konulmuştur: (…)” Bu Yüksek Meclis’in en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah’ı yardımıyla milletimizin, iç ve dış tam bağımsızlık içinde alın yazısının sorumluluğunu doğrudan doğruya ilan ederek, Büyük Millet Meclisi’ni açıyorum.”
Bu ad herkesçe benimsendi.
Daha sonra ATATÜRK ‘ün konuşmalarında da yer aldığı şekliyle İlk kez 8 Şubat 1921 tarihli Bakanlar Kurulu Kararnamesinde yazılı olarak “Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)” kalıcılık kazandı.
Birinci Dönem Meclisi, Millî Mücadele hareketini yönetmek üzere olağanüstü şartlarda toplanmış, olağanüstü yetkilerle donatılmış, milli egemenlik anlayışı etrafında yeniden bir yapılanma ile Türkiye Cumhuriyeti’nin askeri, siyasi, iktisadi ve sosyal açıdan kurulmasını sağlamıştır. Bu yüzden Milli Meclis’in tam sayı ile toplantı halinde olması çok önemlidir ama Birinci Dönem Meclisi olarak adlandırdığımız bu Yüksek Meclis’in milletvekili sayısını çeşitli nedenlerden dolayı tam olarak bilinememektedir. Bu nedenle bu konu araştırmacıları çok uğraştırmıştır. Çünkü 23 Nisan 1920 Cuma günü gerçekleşen ilk toplantısında yoklama yapılmamıştır. Bu sayı genelde 383 ile 441 arasında değişmektedir. TBMM yayınına göre ise bu sayı 437’dir.
Bu konu hakkında önemli bir çalışmaya imza atmış olan Ahmet Demirel’in “Birinci Meclis’te Muhalefet İkinci Grup” adlı eserinde soruyu yanıtlamaya yardımcı olacak bilgiler içermektedir.
Ahmet Demirel’in 1994’te İletişim yayınlarından çıkan eserin 86 – 90’ıncı sayfalarında verilen bilgilere göre:
(…)” Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kaç mebustan oluştuğu sorunu öteden beri tartışmalı bir konu olagelmiştir. Değişik kaynaklarda farklı sayılardan söz edilmektedir. Birinci Meclis üyelerinden Ali Fuat Cebesoy bu sayının 337 olduğunu öne sürerken, bir başka mebus Müfit Kansu, Meclis’e 399 mebusun katıldığını, Meclis’e katılmayan 38 mebusla birlikte toplam sayının 437’ye ulaştığını söylemiştir.
O dönemde İstanbul mebusu olarak görev yapmış olan Yenibahçeli Ahmet Şükrü (Oğuz) Bey, 3 Şubat 1950’de Kandilli’de Asaf Muammer Bey’in yalısında Prof. Dr. Zafer Tunaya ile yapmış olduğu mülakatta Birinci TBMM’ye 338 mebusun katıldığını, Meclis’e katılmayanların 199 kişi olduğunu, böylece toplam sayının 537’e ulaştığını söylemiştir.
Adana mebusu Damar (Arıkoğlu) Bey de, hatıralarında, toplam sayının 414 olduğunu, ölen ve istifa edenler sayılmazsa, Ankara’da toplanan mebus sayısının 381’i bulduğunu belirtir.
Dönemin milletvekillerinin verdikleri sayılar birbirini tutmazken, sonradan konuyu araştıranların karar kıldıkları sayılar da birbirlerinden oldukça farklıdır. Birinci Meclis’in üye sayısı Yılmaz Altuğ’a göre 383, Mahmut Goloğlu’na göre 390, İhsan Güneş’e göre 378, Suna Kili’ye göre 376, Ahmet Mumcu’ya göre 390, Sabahattin Selek’e göre 300, Falih Rıfkı Atay’a göre 381, Kurt Steinhaus’a göre 441’dir.
Belirtilen sayıların birbirinden bu kadar farklı olması birçok nedene bağlanabilir:
1.TBMM üyelikleri için yapılan seçimler dönemin olağanüstü koşulları nedeniyle aynı anda yapılamamış, seçimlerin tamamlanması uzun bir süre almıştır. Bazı livalarda seçimler Meclis’in açıldığı 23 Nisan 1920’den önce sonuçlanırken, bazı seçimler TBMM açıldıktan sonra tamamlanabilmiştir. Dolayısıyla seçilen ve TBMM’ye katılan mebuslar aynı anda değil farklı tarihlerde Ankara’ya gelmiştir.
2.Mustafa Kemal Paşa’nın 19 Mart 1920 tarihli tamimi gereğince nüfus büyüklüklerine bakılmaksızın her livadan beşer mebus seçilmesi öngörülürken, bazı livalarda hiç seçim yapılamamış, bazılarında ise 5 yerine daha az sayıda mebus seçilmiştir.
3.Seçimden sonra birçok mebus görev kabul etmeyip Meclis’e katılmadan istifa etmiş, bazıları da uzun süre izinsiz olarak Meclis’e katılmadığından, farklı tarihlerde mebusluktan düşürülmüştür. Boşalan üyelikler için bazı livalarda yeni seçim yapılırken bazılarında yapılamamıştır.
4.Bazı mebuslar ya seçimin ardından, daha TBMM’ne katılmadan ya da katıldıktan bir süre sonra vefat etmiştir. Bu mebuslardan boşalan üyelikler için yine bazı seçim bölgelerinde yeni seçim yapılmış, bazılarında yapılamamıştır.
5.Kendilerine TBMM’ne katılma çağrısı yapılan İstanbul Meclis-i Mebusan üyelerinin bir bölümü Ankara’ya gelirken bir bölümü bu çağrıya uymayıp Ankara’ya gelmemiştir.
Bu nedenlerle Meclis üyelerinin sayısı TBMM’nin faaliyetine başlamasından sonraki aylarda da uzun süre belirsiz kalmış, bir yandan yeni katılımlar, bir yandan da vefat ve istifalar sürmüştür.
5 Eylül 1920 tarihli Nisab-ı Müzakere Kanunu’nu izleyen birkaç ay içinde TBMM üyelerinin sayısına ilişkin belirsizlik büyük ölçüde giderilmiştir. Bu kanunun ardından, o güne kadar izinsiz olarak Meclis’e katılmayan yeni seçilmiş üyelerin mebusluk sıfatı sona erdirilmiştir. Ayrıca bu kanunla mebuslukla memuriyetin bağdaşmayacağının hükme bağlanmasıyla, TBMM’ne hiç katılmamış ya da kısa bir süre için katılmış memur mebusların bazıları memuriyeti tercih ederek istifa etmiştir.
İstanbul Meclis-i Mebusan üyeleriyle ilgili 27 Ekim 1920 tarihli meclis kararı da üye sayısındaki belirsizliğin giderilmesine önemli katkılarda bulunmuştur. Bu kararla İstanbul’dan gelen mebusların TBMM’ne kabul edilmeleri uygulamasına son verilmiştir.
Yukarıda belirtildiği üzere, Birinci Meclis üye sayısının bu denli değişken olması, araştırmacıların üye tam sayısını belirleme yolundaki çabalarını bir hayli güçleştirmektedir. Ancak bu sayının doğru olarak tespiti konumuz açısından büyük önem taşımaktadır. Genel olarak TBMM’ni özel olarak da bu Meclis’teki iktidar ve muhalefeti konu alan çalışmada iktidar yanlısı, muhalif ve bağımız mebusların kimler olduğunu saptamak gerekir. Çeşitli güçlüklere rağmen bu konuları açığa kavuşturmak mümkündür.
Birinci TBMM İsim Defteri’nde, dönem sonunda 337 mebusun üyelik sıfatının sürmekte olduğu, dönem boyunca 71 mebusun ya istifa ettiği ya da istifa etmiş sayıldığı, 24 mebusun vefat ettiği, 3 mebusun mebusluktan düşürüldüğü, 1 mebusun mebusluğunun reddedildiği, bir başka mebusun da mebusluğunun onaylanmadığı, dolayısıyla toplam sayının 437 olduğu belirtilmektedir. Adı geçen 437 mebustan 14’ü birden fazla seçim bölgesinden seçilmiş, ancak daha sonra seçim bölgelerinden birinde karar kılarak, seçildiği öteki bölge mebusluğundan istifa etmiştir. İsim Defteri’ni hazırlayan Meclis Kâtibi Veysel Genya, 1945’te de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 25. Yıldönümü Anış adıyla bir albüm hazırlamış ve albümdeki 437 mebus hakkında çeşitli bilgiler vermiştir. (Not: Yukarıda belirtilen bu iki yayın Kazım Öztürk’ün hazırladığı ve 1973’te yayımlanan Türkiye Büyük Millet Meclisi Albümü, 1920-1973 adlı kitaba kaynaklık etmiş, bu albümde de Birinci Büyük Meclisi üyeleri olarak aynı 437 kişinin adı verilmiştir.)
Birinci Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleriyle ilgili bir başka albüm de 1923’te yayınlanan ve içinde yalnızca yayın tarihinde mebus sıfatı sürenlere yer verilen albümdür. Bu albümde yer alan mebus sayısı 338’dir. Albümün yayımlanış tarihinden sonra 3 mebusun daha Meclis üyeliği sona ererken, dönem sonuna kadar mebus sıfatı süren Bolu mebusu Abdullah Sabri (Aytaç) ve Bursa mebusu Mustafa Fehmi (Gerçeker) efendilere, her nedense albümde yer verilmemiştir. Böylece bu albüme göre de, dönem sonunda üyelik sıfatı süren mebus sayısı 337 olmaktadır ki bu sayı 1943’te yayınlanan İsim Defteri’ndeki sayı ve kişilerle çakışmaktadır. (Not: Eski harfle yayınlanan bu albümde yalnızca yayın tarihinde mebus sıfatı sürenlere yer verilmiştir. Yayın tarihi belirtilmeyen albümde 8 Mart 1923’te vefat eden Malatya mebusu Lütfi (Evliyaoğlu) Bey ve daha önceki tarihlerde Meclis’le ilişkisi kesilen mebuslar yer almazken, 29 Mart 1923’te istifa eden Ankara mebusu Hacı Atıf Efendi, 27 Mart 1923’te ortadan kaybolup 2 Nisan 1923’te cesedi bulunan Trabzon mebusu Ali Şükrü Bey, 3 Nisan 1923’te vefat eden Tokat mebusu İzzet (Genç) Bey’e yer verilmiş olduğundan, Albüm’ün 8-29 Mart 1923 tarihleri arasında yayınlanmış olduğu anlaşılmaktadır. Bu albümde diğer albümlerden farklı olarak mebusların TBMM’ye katılma tarihleri de verilmiştir. Ancak bu tarihlerde bazı önemli yanlışlar vardır. Örneğin, Albüm’de Kazım Karabekir Paşa’nın Meclis’e katılma tarihi 23 Nisan 1920 olarak veriliyor. Oysa, o tarihte Erzurum’da ordunun başında olan Karabekir Paşa Meclis’e 30 Ekim 1922’de katılmıştır. Albüme göre Ertuğrul Mustafa Kemal (Güney) Bey Meclis’e 25 Ağustos 1920’de katılmıştır. Oysa Mustafa Kemal (Güney) Bey, 24 Nisan 1920 tarihli toplantıda Meclis’tedir ve Mustafa Kemal Paşa ve Heyet-i Temsiliye’ye teşekkür edilmesine dair bir önerge vermiştir. Saruhan mebusu Mahmut Celal (Bayar) Bey’in Meclis’e katılma tarihi Albüm ’de 23 Nisan 1920 olarak gösterilmiştir. Oysa Mahmut Celal Bey, 26 Eylül 1920’de, Meclis Başkanlığı’na bir önerge vererek, Mustafa Kemal Paşa’nın kendisine verdiği görev nedeniyle, Meclis’in açılışında hazır bulunamayıp iki hafta kadar geç kaldığını belirtmekte, bu gecikmenin görevini yerine getirmesinden kaynaklandığı için, kendisine 23 Nisan 1920’de Meclis’e katılmış gibi işlem yapılmasını istemektedir.)
Bu durumda, 1920-1923 dönemi boyunca toplam 437 kişinin adı mebus olarak geçmekle birlikte, 1923’te Meclis faaliyetine son verirken üyelik sıfatı sürenlerin sayısının 337’ye düşmüş olduğu ortaya çıkmaktadır. (Not: Birinci Meclis’in 50. Yıldönümü münasebetiyle 1973’te bir konuşma yapan dönemin Meclis Başkanı Ferruh Özbeyli, Birinci devreyi 337 milletvekilinin tamamladığını doğru olarak belirtmektedir.)
Adı geçen 437 mebustan kaçının ve kimlerin Meclis’e katılmadan önce istifa ya da vefat ettiğini, bunlardan kaçının Meclis’e ne zaman katıldığını ve katılanların hangilerinin Birinci Büyük Millet Meclisi’ne katıldıktan sonra Meclis’ten ayrıldığını belirlemek için toplantı yılları aşağıda ayrı ayrı incelenmiştir.
Birinci toplantı yılı:
Yukarıda da değinildiği gibi Meclis üyelerinin sayısına ilişkin belirsizlik 1920 yılı boyunca sürmüştür. 1920’den sonra ise gerek TBMM’ne katılanların gerekse istifa ya da vefat gibi nedenlerle üyelik sıfatı düşenlerin sayısı görece azalmıştır. Mustafa Kemal Paşa 1 Mart 1921’de ikinci toplantı yılını açarken TBMM kürsüsünden yaptığı konuşmada TBMM’nin ikinci yıla 12’si Malta’da tutuklu, 68’i İstanbul Meclis-i Mebusanı’ndan gelen, 270’i de TBMM’ne üye olarak seçilen toplamda 350 üyeyle başladığını belirtmektedir. Gerek Meclis albümleri gerekse Meclis tutanakları dikkatli bir biçimde incelendiğinde bu 350 üyenin kimlikleri belirleneceği gibi, Meclis’in açıldığı 23 Nisan 1920’den 1 Mart 1921’e kadarki dönemi kapsayan birinci toplantı yılında kaç mebusun üyelik sıfatının meclise hiç katılmadan ya da katıldıktan sonra sona erdiği de açığa kavuşturulabilir.
Birinci toplantı yılı boyunca 339’u yeni seçilen, 87’si de Osmanlı Meclis-i Mebusanı’ndan gelen olmak üzere toplam 426 kişi mebusluğa hak kazanmıştır. Bununla birlikte yeni seçilenlerden 69’unun, Osmanlı Meclis-i Mebusan kökenlilerden de 7’sinin mebusluğu toplantı yılı içinde istifa, ölüm, ıskat gibi nedenlerle sona ermiştir.
Mebusluğa hak kazanan 426 mebusun bir bölümü TBMM’ye hiç katılmazken, Meclis’e gelenlerin geliş tarihleri de geniş bir zaman dilimine yayılmıştır. TBMM 23 Nisan 1920’de 104’ü yeni seçilen, 23’ü İstanbul’dan gelen olmak üzere 127 üye ile açılmıştır. Meclis’e katılmalar 1920 Ağustosu’na kadar yoğun biçimde sürmüş, 1920 Eylül’ünden itibaren Ankara’ya gelen mebusların sayısı görece azalmıştır.
23 Nisan 1920 – 1 Mart 1921 arasında TBMM’ne toplam 358 mebus katılmıştır. Söz konusu 358 mebustan, 27’sinin üyelik sıfatı meclise katıldıktan bir süre sonra çeşitli nedenlerle sona ermiştir. Ayrıca, aynı dönemde 49 kişinin mebus sıfatı TBMM’ye hiç katılmadan sona ermiştir. Bu dönem içinde mebusluğu onaylanan ve sürmekte olan 19 mebus ise meclise henüz katılmamış ve izinli sayılmıştır. (Not: Bu mebuslardan 12’si Malta’da sürgündedir.)
Mustafa Kemal Paşa, 1 Mart 1921 tarihli konuşmasında, doğal olarak o tarihe kadar Meclis’e hiç katılmadan mebus sıfatı sona eren 49 mebusla, Meclis’te bir süre görev yaptıktan sonra ayrılan 27 mebusu hesaba katmamıştır! Bu durumda, 1 Mart 1921 tarihi itibarıyla TBMM üyelerinin sayısı, Mustafa Kemal Paşa’nın da belirttiği gibi 350 olmaktadır. 270’i yeni seçilen, 80’i ise Meclis-i Mebussan kökenli bu 350 mebusun, 331’i bu tarihe kadar katılmış, 19’u ise, mebusluğu onaylanmış olmakla birlikte, henüz katılmamıştır.
İkinci toplantı yılı:
350 mebusla başlayan ikinci toplantı yılında, 9’u yeni seçilen, 1’i Malta sürgünü Osmanlı Meclis-i Mebusan üyesi olan toplam 10 kişi daha TBMM üyeliği sıfatı kazanmış, buna karşılık 13 mebusun üyeliği sona ermiştir. Nitekim Mustafa Kemal Paşa’da 1 Mart 1922’de, üçüncü toplanma yılını açarken Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada, “üçüncü sene-i mesaiye 347 aza ile başlıyoruz” demektedir.
Bu dönemde mebus olanların tümü, toplantı yılı içinde TBMM’ne katılmıştır. Ardahan’da yapılan seçimi kazanan Hilmi Bey 1 Ağustos 1921, Osman Server (Ahıska) Bey de 5 Ocak 1922’de TBMM’nde yerini almıştır. İstanbul mebuslarından Ali Fethi (Okyar) Bey 8 Ağustos, Hacı Arif (Marlalı) Bey 25 Haziran, Ali Rıza (Bebe) Bey 19 Eylül’de, Karesi mebusu İbrahim (Yörük) Bey 23 Nisan, Kars mebuslarından Ali Rıza (Ataman) Bey 6 Ekim, Cavid (Erdel) Bey 10 Temmuz ve Fahreddin (Erdoğan) Bey 12 Temmuz 1921’de TBMM’nde yerini almışlardır.
Osmanlı Meclis-i Mebusan üyesi olup Malta’da sürgünde bulunan Gaziantep mebusu Ali Cenani Bey’in mebusluğu da 12 Mart 1921’de kabul edilmiş ve bu mebus 14 Kasım 1921’de sürgünden dönerek Ankara’ya gelmiştir.
İkinci toplantı yılında TBMM üyeliği sona eren 13 mebustan sekizi vefat ederken, biri memuriyet alarak istifa etmiştir. Ayrıca 3 mebus uzun süre izinsiz olarak Meclis’e katılmadığından istifa etmiş sayılmıştır. Bir mebus da adı hükümeti devirmeye yönelik bir komploya karıştığı gerekçesiyle, mebusluktan düşürülmüştür. Bu arada, birinci toplantı yılı sonunda mebuslukları süren, ancak henüz Büyük Millet Meclisi’ne katılmamış olanlardan 14’ü, bu toplantı yılında Meclis’te sıradaki yerlerini almışlardır.
Malta’da sürgünde bulunanlardan Edirne mebusları Faik (Kaltakkıran) ve Mehmet Şeref (Aykut) Beyler 25 Nisan 1921, Karahisar-ı Sahip mebusu Ali (Çetinkaya) Bey 14 Kasım 1921, Sivas mebusu Hüseyin Rauf (Orbay) ve Diyarbakır mebusu Zülfü (Tiğrel) Beyler 15 Kasım 1921, Sivas mebusu Vasıf (Karakol) Bey 21 Kasım 1921, İstanbul mebusu Numan Usta ve Gelibolu mebusu Celal Nuri (İleri) Bey 26 Kasım 1921, Muş Mebusu Hacı İlyas Sami (Muş) Bey 1 Aralık 1921, Isparta mebusu Cemal (Mersinli) Paşa 29 Aralık 1921 ve Diyarbakır mebusu Fevzi (Prinççioğlu) Bey 2 Ocak 1922’de Ankara’ya gelerek Birinci Dönem Büyük Millet Meclisi’ne katılmışlardır.
Birinci toplantı yılında izinli sayılan Meclis-i Mebusan kökenli Siverek mebusu Bekir Sıtkı (Ocak) Bey de 23 Nisan 1921’de Ankara’ya gelmiştir.
Birinci toplantı yılında izinli sayılan yeni seçilmiş üyelerden Urfa mebusu Pozan Bey 26 Mayıs 1921, Dersim Mebusu Mustafa (Öztürk) Ağa da 27 Mayıs 1921’de Birinci Dönem Büyük Millet Meclisi’ne katılırken, Menteşe mebusu Hamza Hayati (Öztürk) Bey ile Kırşehir mebusu Cemalettin (Çelebioğulları) Efendi meclise hiç katılmadan ikinci toplantı yılı içinde vefat etmiştir. Mebusluğu birinci toplantı yılında kabul edilen Edirne Mebusu Kazım (Karabekir) Paşa görevi nedeniyle, Cafer Tayyar (Eğilmez) Paşa da Yunan birliklerinin elinde esir olduğundan, ikinci toplantı yılında da TBMM’ne katılamamıştır. Malta sürgünlerinden İzmir mebusu Tahsin (Uzer) Bey de birinci toplantı yılında olduğu gibi ikinci toplantı yılında da TBMM’ne katılamamıştır.
Üçüncü toplantı yılı:
TBMM’nin 347 üyeyle başlayan üçüncü toplantı yılında 1 yeni üye daha seçilerek Ankara’ya gelirken, daha önceden Meclis’e katılmış olan mebuslardan 7’sinin üyeliği sıfatı ve çeşitli nedenlerle son bulmuş böylece toplantı yılı sonunda toplam mebus sayısı 341’e düşmüştür. Nitekim Mustafa Kemal Paşa da Meclis’in dördüncü toplantı yılını açarken yaptığı konuşmasında yukarıdaki sayılardan söz ederek TBMM’nin 4. toplantı yılına 341 üye ile başladığını belirtmektedir.
Yeni seçilerek Meclis’e katılan üye, İstanbul seçimini kazanıp 8 Haziran 1922’de TBMM’ne gelen Ahmet Şükrü (Oğuz) Bey’dir. Mebus sıfatını kazanmakla birlikte birinci ve ikinci toplantı yıllarında Meclis’e katılmamış olan 3 mebustan Edirne mebusu Cafer Tayyar (Eğilmez) Paşa üçüncü dönemde de Ankara’ya gelemezken, İzmir mebusu Tahsin (Uzer) Bey 11 Mart 1922’de, Edirne mebusu Kazım Karabekir Paşa’da 30 Ekim 1922’de TBMM’ye katılmıştır.
Dördüncü toplantı yılı:
1 Mart 1923 ile TBMM’nin son oturumunu yaptığı 16 Nisan 1923 arasında dört mebus daha meclisten ayrılmıştır. Bu dönemde mebus sıfatı kazanan herhangi bir yeni mebus olmadığından, TBMM’nin faaliyetine 337 üyenin mebusluğu devam ederken son verilmiş olmaktadır. Ayrıca mebusluğu daha ilk toplantı yılında kabul edilmesine rağmen, Yunan birliklerinin elinde esir olduğundan dördüncü toplantı yılına kadar Ankara’ya gelemeyen Edirne mebusu Cafer Tayyar (Eğilmez) Paşa da esaretten kurtularak 11 Nisan 1923’te Meclis’e katılmıştır.
Sonuç olarak; bu bölümde yapılan inceleme, Birinci Dönem boyunca 349’u yeni seçilen, 88’i Osmanlı Meclis-i Mebusanı kökenli olmak üzere toplam 437 mebusun TBMM üyeliğine hak kazandığını göstermektedir. Bununla birlikte yeni seçilenlerden 88, Osmanlı Meclis-i Mebusan kökenlilerden de 12 olmak üzere toplam 100 mebusun TBMM üyeliği sıfatları, TBMM kapanmadan önce son bulmuştur. Birinci dönemi 261’i yeni seçilen, 76’sı İstanbul’dan gelen toplam 337 mebus tamamlamıştır.
Tümü de mebusluk sıfatını birinci toplantı yılı içinde kazanan ve dönem sonunda TBMM’den ayrılmış bulunan 100 mebustan 14’ünün meclis üyeliği ölüm nedeniyle son bulurken, istifa eden ya da istifa etmiş sayılanların sayısı 71, mebusluktan düşürülenlerin sayısı 5’tir. Bu sayılar Meclis Genel Katibi Veysel Genya’nın hazırladığı ve daha önce değinilen Birinci TBMM İsim Defteri’nde belirtilen sayılarla uyum içindedir.
Daha önceden de belirtildiği gibi, 49 kişinin mebusluğu, birinci toplantı yılı sonuna kadar, hiçbir TBMM oturumuna katılmadan sona ermiştir. Ayrıca, birinci toplantı yılı sonunda TBMM’ye henüz katılmamakla birlikte mebuslukları sürmekte olan 2 mebus, ikinci toplantı yılı içinde Ankara’ya hiç gelmeden vefat etmiştir. Böylece albümlerde adı geçen 437 mebustan 51’inin TBMM’ne hiç katılmadığı, buna karşılık oturumlara katılmış mebus sayısının 386 olduğu ortaya çıkmaktadır.”
Bu vesileyle Seç Haber ailesi olarak, kuruluşundan bu yana, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında ülkemize hizmet etmiş tüm milletvekillerimiz ile İstiklal Harbimizin Başkomutanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ilk Başkanı, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere bizlere bu kutlu ve büyük günü armağan eden tüm şehit ve gazilerimizi rahmetle yad ediyor 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı kutluyoruz efendim.
-Atatürk’ün Muhalefet Hakkındaki Görüşleri; https://www.sechaber.com.tr/ataturkun-muhalefet-hakkindaki-gorusleri/
-Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına Beni Seçti; https://www.sechaber.com.tr/turkiye-buyuk-millet-meclisi-baskanligina-beni-secti/
-TBMM’nin Açılışı Ankara 23 Nisan 1920; https://www.sechaber.com.tr/tbmmnin-acilisi-ankara-23-nisan-1920/
-Söz Meclisten İçeri; https://www.sechaber.com.tr/soz-meclisten-iceri/
-23 Nisan Milli Bayramdır; https://www.sechaber.com.tr/23-nisan-milli-bayramdir/
-23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ne zaman bayram olarak kutlandı? (1. Bölüm); https://www.sechaber.com.tr/23-nisan-ulusal-egemenlik-ve-cocuk-bayrami-ne-zaman-bayram-olarak-kutlandi-1-bolum/
-23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ne zaman bayram olarak kutlandı? (2. Bölüm); https://www.sechaber.com.tr/23-nisan-ulusal-egemenlik-ve-cocuk-bayrami-ne-zaman-bayram-olarak-kutlandi-2-bolum/
-23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı TBMM’nin açılışı; https://www.sechaber.com.tr/23-nisan-ulusal-egemenlik-ve-cocuk-bayrami-tbmmnin-acilisi/
-İki bayram bir arada; https://www.sechaber.com.tr/iki-bayram-bir-arada/
-Bu bayram bütün çocuklar tarafından kutlanmalı; https://www.sechaber.com.tr/bu-bayram-butun-cocuklar-tarafindan-kutlanmali/
-23 Nisanlar Bizimdir; https://www.sechaber.com.tr/23-nisanlar-bizimdir/
-Anıtkabir ve Meclis arsaları kimlerden ve kaça alındı; https://www.sechaber.com.tr/anitkabir-ve-meclis-arsalari-kimlerden-ve-kaca-alindi/
-Atatürk’ün 21 Nisan 1920 tarihli genelgesi; https://www.sechaber.com.tr/ataturkun-21-nisan-1920-tarihli-genelgesi/